17. Hukuk Dairesi 2019/157 E. , 2019/10419 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 24.02.2011 tarihinde, müvekkillerinin murisi ..."ın sevk ve idaresindeki araçla davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları aracın çarpışması sonucu müvekkillerinin eş/babaları ..."ın vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı eş için 2.000,00 TL ve çocukların her biri için 4.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 23.12.2014 tarihinden taleplerini eş için 147.878,47 TL"ye, çocuk ... için 10.427,07 TL"ye ve çocuk ... için 15.900,63 TL"ye artırmıştır.
Davalı .... vekili, davanın reddini savunmuş; diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile eş ... için 147.878,47 TL"nin dava (sigorta şirketi açısından poliçe limiti -175.000,00TL- ile sınırlı olmak üzere 2.000,00 TL"nin dava, 145.878,47 TL"nin ıslah) tarihinden; ... ... için 10.427,07 TL"nin dava (sigorta şirketi açısından poliçe limiti -175.000,00TL- ile sınırlı olmak üzere 4.000,00 TL"nin dava, 6.427,07 TL"nin ıslah) tarihinden; ... ... için 15.900,63 TL"nin dava (sigorta şirketi açısından poliçe limiti -175.000,00TL- ile sınırlı olmak üzere 4.000,00 TL"nin dava, 11.900,63 TL"nin ıslah) tarihinden, işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK"nun 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir. Bu kapsamda kural olarak, duruşma yapılması zorunlu olan çekişmeli yargıda hakim, kanunun gösterdiği istisnalar dışında tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Bu çerçevede, öncelikle tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi, kural olarak mümkün değildir.
Savunma hakkını güvence altına alan T.C Anayasa"sının 36. maddesinde de buna paralel düzenleme bulunmaktadır.
Somut olayda; davalı ... şirketi kendini vekil ile temsil ettirmiş, duruşmalara katılmıştır. Ancak davalı ... şirketi vekiline en son alınan aktüer heyet raporu ve ıslah dilekçesi tebliğ edilmediği gibi son celse mazeret dilekçesi sunan davalı ... şirketi vekilinin mazeretinin kabulü veya reddi hususunda karar verilmeden hüküm tefhim edilmiştir. Bu şekilde Mahkemece, kendini vekil ile temsil ettiren davalı vekiline bilirkişi raporu ve ıslah dilekçesi tebliğ edilip, rapor ve dilekçeye karşı beyan ve itirazda bulunma hakkı verilmeyerek davalı tarafın savunma hakkı kısıtlanmıştır.
Bu durumda mahkemece bilirkişi raporunun ve ıslah dilekçesinin davalı ... şirketi vekiline tebliği ile beyan ve itirazlarını bildirmesi hususunda süre verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde savunma hakkının kısıtlanması doğru değildir. Bu husus yerine getirilmeden hüküm kurulması, savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre, davalı ... şirketinin dava öncesi davacılara yaptığı ödemenin poliçe limitinden düşülerek kalan miktarın sorumlu olunan poliçe limiti olarak belirtilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde poliçe limitinin tamamının yazılması doğru değildir.
2-Kabule göre, dava dilekçesinde talep edilen ve ıslah dilekçesi ile artırılan tazminatların tümüne davalı ... şirketi yönünden de dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir.
3-Yukarıda açıklanan bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ...."ye geri verilmesine, 11/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.