Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8560
Karar No: 2017/2927

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8560 Esas 2017/2927 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı belediyenin 3922 parsel sayılı taşınmazı tarla vasfıyla kaydetmesine karşı dava açan dava tarafı, taşınmazın kısmen kesinleşmiş kadastrosu sınırları içinde kaldığını iddia etmiş ve tapu kaydının iptali ile kendisinin adına tescil edilmesini istemiştir. Mahkeme, fen bilirkişilerinin krokili raporlarına dayanarak, taşınmazın bir kısmının tescilinin iptal edilmesi gerektiği yönünde karar vermiştir. Ancak, mahkeme kesinleşmemiş bir kadastro sonucuna dayanarak karar vermiştir. Bu nedenle, kadastro mahkemesinin 2005/1 E.-2006/7 K sayılı davasının sonucu beklenerek, dava konusu taşınmazın sınırları belirlenmeli ve sonuca göre karar verilmelidir.
Kanun Maddeleri: 766 sayılı Tapulama Kanunu.
20. Hukuk Dairesi         2016/8560 E.  ,  2017/2927 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    1968 yılında 766 sayılı Tapulama Kanunu uyarınca yapılan tapulama çalışmalarında ... köyü çalışma alanında bulunan 3922 parsel sayılı taşınmaz 50300 m2 yüzölçümüyle ve tarla vasfıyla davalı ... Belediyesi adına kaydedilmiştir.
    Davacı ... Yönetimi 29.03.2013 tarihli dava dilekçesiyle, dava konusu taşınmazın kısmen kesinleşmiş ... kadastrosu sınırları içerisinde kaldığını ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile ... vasfı ile ... adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile çekişmeli, 3922 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi ...ve harita mühendisi bilirkişi ..."ın 03/07/2014 tarihli krokili raporlarında (A) harfi ile gösterilen 19591,48 m2 ile (B) harfi ile gösterilen 11039,55 m2"lik kısımlarının tapularının iptali ile iptal edilen kısımların son ada ve parsel numaraları verilmek suretiyle ... vasfı ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kesinleşmiş tahdite dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1943 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan ... kadastrosu ile 2012 yılında, sınırlama dışı kalmış ormanların kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmişse de eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulmuştur. Şöyle ki mahkemece yapılan keşif sonucu ... bilirkişileri tarafından düzenlenen raporda, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde ilk ... kadastrosunun 1943 yılında yapıldığı, bu çalışma sırasında dava konusu taşınmazın ... dışı alan olarak belirlenen yerde kaldığı, aynı yörede 2012 yılında sınırlama dışı kalmış ormanların kadastrosu, aplikasyon ve 2/B uygulaması yapıldığı, bu çalışmanın 25/12/2012 tarihinde ilan edildiği, dava konusu taşınmazın 2012 yılında yapılan çalışmada kısmen ... alanında kısmen 2/B alanında bırakıldığı belirtilmiş ve mahkemece bu bilirkişi raporu esas alınarak taşınmazın ... tahdidi içinde kalan kısımlarının tapusunun iptaline karar verilmiştir.
    Oysa ki; dosya kapsamından tapu maliki davalı ... tarafından 2012 yılında yapılan ... tahdidinin iptaline ilişkin olarak kadastro mahkemesinin 2015/1 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı bu dava sonucu verilen kararın temyiz aşamasında olduğu ve henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda davalı tarafından açılan ... tahdidinin iptaline ilişkin dava sonucu verilecek kararın kesinleşmesi ile 2012 yılında yapılan ... kadastro çalışmaları kesinleşeceğine, davanın sonucuna göre dava konusu taşınmazın ... sınırları içinde kalan kısmı belirleneceğine göre, mahkemece, davalı belediyenin açtığı Kadastro Mahkemesinin 2005/1 E.-2006/7 K. sayılı davasının sonucu beklenmeli ve oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve arştırma ile hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 06/04/2017 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi