Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/13491 Esas 2018/4047 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/13491
Karar No: 2018/4047
Karar Tarihi: 14.05.2018

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/13491 Esas 2018/4047 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, çocuk mahkemesinde görülen bir uyuşturucu madde bulundurma suçuyla ilgili davada tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması nedeniyle verilen mahkûmiyet hükmünün açıklanması kararına karşı yapılan temyiz başvurusunu görüştü. Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirleriyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin sürelerin tamamının zamanaşımını durdurduğu belirtilen kararda, yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı ve suçun sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı ifade edilmiştir.
Ancak, aleyhine delil bulunmadığı aşamada soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki ifadelerinde ele geçen esrarın kendisine ait olduğunu söyleyerek suçun ortaya çıkmasına hizmet ve yardımda bulunan sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiği gözetilmemesi nedeniyle hüküm BOZULMUŞTUR.
Kararda bahsi geçen kanun maddeleri şunlardır:
- Türk Ceza Kanunu'nun 192. maddesi (Etik pişmanlık hükmü)

10. Ceza Dairesi 2013/13491 E. , 2018/4047 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme Çocuk Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine verilen mahkûmiyet hükmünün açıklanması

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri ile hükmün açıklanmasının geri barıkılması kararlarının denetim süreleri içerisinde toplam 3 yıl 4 ay 15 gün süre ile zamanaşımının durduğu dikkate alınarak yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Aleyhine delil bulunmadığı aşamada, soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki ifadelerinde ele geçen esrarın kendisine ait olduğunu söyleyerek, suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardımda bulunan sanık hakkında, TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 14/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.