16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/183 Karar No: 2018/1520 Karar Tarihi: 07.05.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/183 Esas 2018/1520 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğu suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun reddedildiği belirtiliyor. Hüküm 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63. maddelerine göre verildiği ifade ediliyor. Kararın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verildiği ve temyiz talebinin reddi nedeninin bulunmadığı belirtilerek hükümlerin onandığı karara varılmıştır. Kanun maddelerinin açıklaması için TCK’nın 314/2 maddesi silahlı terör örgütüne üye olma suçunu, 62. madde kapsamında cezanın indirim sebebi olduğunu, 53. madde suçun tipik şekillerini, 58/9. madde ise örgütün amaçları doğrultusunda suç işlendiğinde cezaların artacağını öngörüyor. 63. madde ise belgelerin ve tanıkların doğruluğunu teyit eden yasal bir maddedir.
16. Ceza Dairesi 2018/183 E. , 2018/1520 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 1-Sanık ... hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi, 2-Sanık ... hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 07.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.