MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mühür bozma
HÜKÜM : Ret

Mühür bozma suçundan açılan davaların mükerrer olduğunun kabul edilebilmesi için aynı tutanaklar nedeniyle iki ayrı dava açılmış olmasının gerekeceği, farklı tarihlerde düzenlenen mühür bozma tutanaklarının, iddianame tarihlerine göre, zincirleme suç ya da ayrı suçları oluşturacağı, zincirleme suç ilişkisi içindeki eylemlerden bazılarının kesinleşmiş mahkumiyet veya beraat hükmüne konu olması diğer eylemlerin dava konusu yapılmasına engel teşkil etmeyeceği, bu kapsamda mükerrer kabul edilen İzmir 16. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2009/20 Esas ve 2012/489 Karar sayılı davanın konusunun 09.10.2008, 24.11.2008, 19.12.2008, 25.05.2009, 17.06.2009 ve 19.06.2009 tarihli tutanaklar ile tespit edilen mühür bozma fiili olduğu, temyiz incelemesine konu davanın konusunun ise 18.06.2009 tarihinde tespit edilen mühür bozma fiili olması nedeniyle, eylemlerin aynı işyeri ile ilgili ancak farklı tarihlerde işlenen eylemler olması nedeniyle açılan bu davanın mükerrer olmadığı, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.03.2016 gün ve 2014/847 E., 2016/123 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere, daha evvel zincirleme suça dâhil olan bir suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise, zincirleme suça konu ikinci suçla ilgili olarak mahkemece; kesinleşen hükme konu eylem de gözönüne alınarak zincirleme suç hükümlerinin uygulanması suretiyle hükmün baştan kurulması ve kesinleşen hükümlerdeki sonuç cezadan indirilip yargılaması devam eden suça ilişkin cezanın buna göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.