11. Hukuk Dairesi 2016/4695 E. , 2017/453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 27/02/2015 tarih ve 2014/422-2015/96 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 24.01.2017 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin başvuruda bulunduğu konut kredisinin davalı banka tarafından Kredi Kayıt Bürosundaki notunun uygun olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, bu notun vefat eden babası..."a davalı banka tarafından müvekkilin haberi dahi olmadan müvekkili adına düzenlenmiş bir ek kart verilmesinden kaynaklandığını, kartın müvekkilinin bilgisi dışında düzenlendiğini, müvekkilinin kredi başvurularının onaylanmaması için hiçbir sebep bulunmaz iken davalı bankanın kusurlu ve kötü niyetli tutumu nedeniyle istediği evi satın alamadığını ve her kredi başvurusu sonucunda bu hukuka aykırı banka işleminin gerekçe olarak ileri sürülmesinin müvekkilini son derece sarstığını ve üzdüğünü, davalı bankanın tacizinin halen devam ettiğini, davalı bankanın işlerini yürüten hukuk bürosundan müvekkilinin 16.09.2014 tarihinde telefon ile aranarak hakaret içerir söylemlerde bulunulduğunu, müvekkilinin kişilik haklarının zedelendiğini ileri sürerek, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, dava dilekçesinden ve 02.01.2012 tarihli davacı tarafından çekilen ihtardan davacının zararı ve tazminat yükümlüsünü en geç 02.01.2012 tarihinde öğrendiği, buna göre 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 29.09.2014 tarihinde açılan davanın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kredi kayıt bürosundaki olumsuz kayıt ve bu nedenle kredi başvurusunun reddedilmesine ilişkin maddi olgular bakımından zamanaşımı süresinin dolmuş olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, davalı bankanın haksız işlemleri nedeniyle uğranılan manevi zararın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, diğer iddialarının yanı sıra davalı bankanın tacizinin devam ettiğini, müvekkilinin en son 16.09.2014 tarihinde telefon ile aranarak hakaret içerir söylemlerde bulunulduğunu ileri sürmüştür.
Bu durumda, mahkemece, davacının hakarete ilişkin iddialarında belirtilen tarih itibariyle zamanaşımı süresinin dolmadığı gözetilerek işin esasına girilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.