20. Hukuk Dairesi 2015/13779 E. , 2017/2904 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Tapuda davalı ... kayıtlı olan .......köyü eski 327 sayılı 3200 m2 yüzölçümündeki parsel, 5304 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, 27843 ada 125 parsel sayılı taşınmaz, 3135.41 m2 yüzölçümü ve yeni haritası ile malik hanesi “tapu kütüğünde olduğu gibi” şeklinde tesbit edilmiş, 3402 sayılı Kanunun 11. maddesine göre 09.06.2010 ila 08.07.2010 tarihinde ilan edildiği tutanak arkasına yazılmıştır.
Orman Yönetimi, parselin yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidinde kısmen orman sınırları içinde bırakıldığını belirterek, bu bölümün tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli parselin 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle tapuda Hazine adına kayıtlıyken, ... Baş Mühendisliği tarafından 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12. maddeleri gereğince, davalıya satılıp, Hazinenin temliki ile tapuya kaydedildiği, tekrar orman sınırları içinde kaldığı savıyla açılan davanın hukuki değer taşımayacağı, çekişmeli parselin yenileme kadastrosunun yapıldığı, bu çalışmanın teknik çalışmalar ile sınırlı olduğu, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, yenilemede ilk kadastroda belirlenen sınırlara uyulacağı, tapudaki maliklerin intikal ve ifraz işlemine tabi tutulmaksızın olduğu gibi tapu siciline aktarılacağı gerekçesiyle davanın reddine, dava konusu...köyü 27843 ada 125 sayılı parselin 3135.41 m2 olarak tapu kütüğüne aktarılmasına, sınırların ve yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiş, Dairemizin 29.11.2011 tarih ve 2011/10457-13598 sayılı kararı ile “mahkemece, çekişmeli parselin yenilemeden önceki ilk tesisinden itibaren, miktar, cins ve malik değişikliklerini, ifraz ve tevhitleri gösteren tapu kaytıları, tutanak ve haritaları ile yenilemeden sonraki çapı haritası ve tutanağı, davalı tarafın tutunduğu mahkeme kararlarına ilişkin dosya asılları getirtilerek, harita ve jeodezi uzmanı bilirkişi vasıtasıyla keşif ve inceleme yapılarak, çalışmanın 3402 sayılı Kanunun 22/2. madde (a) bendiyle, Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin 29.11.2006 gün ve 26361 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı saptanmalı, bu konuda bilirkişiden bilimsel verileri içeren rapor alınmalı, şayet yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu belirlenirse, bu aykırılıklar giderilerek hüküm kurulmalı, şayet çalışmanın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı saptanırsa, Orman Yönetiminin, dava dilekçesinde aynı zamanda taşınmazın bir bölümünün kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içindeki devlet ormanı olduğunu iddia ettiği ve bu davada kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmelidir.” denilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına direnilerek davanın reddine karar verilmiş, Hukuk Genel Kurulunun 05.12.2012 tarih ve 2012/20-1000 Esas, 2012/1041 Karar sayılı ilamı ilk derece mahkemesi kararının Dairemiz bozma ilamı uyarınca bozulmasına karar verilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca verilen bozma ilamından sonra mahkemece yapılan yargılama sonunda; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesinin uygulanması açısından yapılan itirazlar yönünden davanın reddine, orman vasfı ile Hazine adına tesciline dair mülkiyet hakkına ilişkin dava yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, anılan karar davacı vekilince temyiz edilmiş Dairemizin 06.05.2014 tarih ve 2031/10767 Esas, 2014/5185 Karar sayılı kararı ile düzeltilerek onanmıştır. Kararın kesinleşmesinin akabinde davacı ... Yönetiminin talebi üzerine dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir.
Asliye hukuk mahkemesince yapılan yargılama sonunda ... ili, ...ilçesi,...mahallesi, 27843 ada, 125 parsel (eski 327 parsel) sayılı taşınmaz içinde kalan ve harita mühendisi Muhsin Şenel ve arkadaşları tarafından düzenlenen 10/07/2013 tarihli rapor ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 11,97 m2"lik kısmın tapusunun iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosuna dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli...köyü 27843 ada 125 parsel (eski 327 parsel) sayılı taşınmazın tamamı, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle Hazine adına kayıtlı iken, ... ... Başmühendisliğince 2924 sayılı Kanunun 11 ve 12. maddelerine göre satışından ve sonraki satışlardan davalı ... tescil edilmiştir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında 8 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 7 numaralı Orman Kadastro Komisyonuna bağlı 3 numaralı ekip tarafından yapılıp 14.05.1980 tarihinde, komisyon çalışmaları da 11.03.1981 tarihinde ilan edilerek, itirazsız yerlerde 14.05.1981, itirazlı yerlerde ise 11.03.1981 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanunun 2. maddesi, 23.12.1988 tarihinde ilân edilen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması da vardır.
Davacının davasını kesinleşen tahdide dayalı olarak açtığı, dava dilekçesinde eylemli orman iddiasına dayanmadığı, mahkemece taleple bağlı kalınarak uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 06/04/2017 günü oy birliği ile karar verildi.