Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5068
Karar No: 2019/7673
Karar Tarihi: 21.10.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/5068 Esas 2019/7673 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/5068 E.  ,  2019/7673 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
    No : 2017/796-2017/948
    Mahkemesi : Mersin 1. İş Mahkemesi
    No : 2010/758-2016/197

    Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne sigortalının kusuru %30 oranında belirlenmek suretiyle davanın kabulü ile; 81.057,89 ₺"nin davalıların tümünden müteselsilen, 17.369,54 ₺"nin ... mirasçılarından tahsiline karar verilmiş olup verilen karara karşı davalılar ..., ..., ..., ... ve ..., ..., ... ve ... vekilleri ile davacı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince, davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."in istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı Kurum ile davalılar ..., ... ve ..."ın istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan kabulüne ve Mersin 1. İş Mahkemesinin 06.09.2016 tarih 2010/758 Esas, 2016/197 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, birleşen davanın tümüyle asıl davanın kısmen kabulüne, 17.369,54 ₺ Kurum zararının; sürekli iş göremezlik geliri yönünden tahsis onay tarihinden, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları için sarf ve ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı Kuruma verilmesine; 23.159,40 ₺ Kurum zararının; sürekli iş göremezlik geliri yönünden tahsis onay tarihinden, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları için sarf ve ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı Kuruma verilmesine; 57.898,49 ₺ Kurum zararının; sürekli iş göremezlik geliri yönünden tahsis onay tarihinden, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları için sarf ve ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı Kuruma verilmesine; asıl davada fazlaya ilişkin istemin reddine dair hüküm kurulmuştur.
    Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalılar ..., ..., ..., ... ve ..., ..., ... ve ... vekilleri ile davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı Kurum, 08.02.2005 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle bağlanan gelir ile geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi giderinden oluşan Kurum zararı için 506 sayılı Kanunun 10 ve 26"ncı maddeleri uyarınca, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    II-CEVAP
    Davalılar ..., ..., ..., ... ve ...; muris ..."in olay günü iş yerinde olmadığı için denetleme ve tedbir almasının mümkün olmadığnı, murisin işveren değil ustabaşı olduğunu, orta gerilim hattından elektrik idaresinin sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    Davalılar ..., ... ve ...; işin kendilerine ait olmadığını, üçüncü katta kazanın olduğunu, kusurlu olmadıklarını, zararın fahiş olduğunu, hakkaniyet indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesi, alınan kusur raporu çerçevesinde, sigortalının kusuru %30 oranında belirlenmek suretiyle davanın kabulü ile; 81.057,89 ₺"nin davalıların tümünden müteselsilen, 17.369,54 ₺"nin ... mirasçılarından tahsiline karar verilmiştir.
    Davacı Kurum süresinde verilen İstinaf yolu dilekçesiyle; hükme esas alınan kusur raporunu kabul etmediklerini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.
    Davalılar ..., ..., ..., ... ve ... vekili tarafından, müteselsilen sorumlu tutulmalarının yerinde olmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, murislerinin kaza tarihinde işyerinde bulunmadığı için sigortalıyı denetlemesinin de mümkün olmadığını, elektrik idaresinin de sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
    Davalılar ..., ... ve ... vekili tarafından, alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının kısmi dava olarak açıldığından ıslah edilen tutarın da zamanaşımına uğradığını, kazanın kendilerine ait bağımsız bölümde meydana gelmemesi nedeniyle olayda kusurlarının bulunmadığını, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, tazminatın fahiş olduğunu, müteselsil sorumluluklarının olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    B-BAM KARARI
    Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 04.05.2017gün ve 2017/796 esas ve 2017/948 karar sayılı ilamı ile; davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."in istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı Kurum ile davalılar ..., ... ve ..."ın istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan kabulüne ve Mersin 1. İş Mahkemesinin 06.09.2016 tarih 2010/758 Esas, 2016/197 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, birleşen davanın tümüyle asıl davanın kısmen kabulüne, 17.369,54 ₺ Kurum zararının; sürekli iş göremezlik geliri yönünden tahsis onay tarihinden, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları için sarf ve ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ..., ..., ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı Kuruma verilmesine;23.159,40 ₺ Kurum zararının; sürekli iş göremezlik geliri yönünden tahsis onay tarihinden, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları için sarf ve ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ..., ..., ..., ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı Kuruma verilmesine;57.898,49 ₺ Kurum zararının; sürekli iş göremezlik geliri yönünden tahsis onay tarihinden, geçici iş göremezlik ve tedavi masrafları için sarf ve ödeme tarihlerinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı Kuruma verilmesine;asıl davada fazlaya ilişkin istemin reddine dair hüküm kurulmuştur.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalılar ..., ..., ..., ... ve ..., ..., ... ve ... vekilleri ile davacı Kurum vekili aynı istinaf gerekçeleriyle kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dava, 08.02.2005 tarihinde meydana gelen iş kazası geçiren sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ve yapılan sosyal yardımlar nedeniyle oluşan kurum zararının davalıdan tahsili istemine ilişkin olup, açılan davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte bulunan 5510 sayılı Kanununun 26 ve 10. maddesidir.
    1-Bu tür rücu davalarında kusurun belirlenmesinde, tarafların kusur oran ve aidiyetleri işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilerden alınacak bilirkişi raporu uyarınca saptanmalıdır. Kusur durumu saptanırken, iş güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerektiğinin, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığının ve alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığının, 506 sayılı Kanun, 4857 sayılı Kanunun 77., İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü hükümleri çerçevesinde değerlendirilerek belirlenmesi gerekir.
    4857 sayılı Yasanın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır.
    Yukarıdaki maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, somut olayda kat maliki davalılar ..., ... ve ... ve ... ile muris ... arasında ayrı ayrı olmak üzere istisna akdi olduğu belirgindir. O sebeple her bir kat maliki davalının durumu mevcut olayda ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmekte olup, kaza olayının davalı kat maliki ...’nun dairesinde meydana geldiği gözetildiğinde, diğer kat maliki davalıların olayda kusurlu bulunmadığı açıktır. Davalı ... mirasçılarının temyiz talepleri gözetilip bahsedilen hususlar dikkate alınarak davalı ...’nun 3. kişi olarak kusur oranının irdelenerek işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilerden yeniden rapor alınıp kusurunun belirlenmesi gerekmektedir.
    2-Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun 9. maddesinde, işverenin, çalıştıracağı kimseleri, işe başlatmadan önce işe giriş bildirgeleriyle Kuruma doğrudan bildirmekle veya bu belgeleri iadeli-taahhütlü olarak göndermekle yükümlü olduğu, inşaat işyerlerinde işe başlatılacak kimseler için işe başlatıldığı gün Kuruma veya iadeli-taahhütlü olarak postaya verilen işe giriş bildirgeleri ile Kuruma ilk defa işyeri bildirgesi verilen işyerlerinde işe alınan işçiler için en geç 1 ay içinde Kuruma verilen veya iadeli-taahhütlü olarak gönderilen işe giriş bildirgelerinin de süresi içinde verilmiş sayılacağı belirtilmiş, 10. maddesinde, sigortalı çalıştırılmaya başlandığının süresi içinde Kuruma bildirilmemesi durumunda bildirgenin sonradan verildiği veya sigortalı çalıştırıldığının Kurumca saptandığı tarihten önce gerçekleşen iş kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde ilgililerin sigorta yardımlarının Kurumca sağlanacağı, ancak, belirtilen sigorta olayları için Kurumca yapılan ve ilerde yapılması gerekli bulunan her türlü giderlerin tutarı ile gelir bağlanırsa bu gelirlerin hesap edilecek sermaye değerleri tutarının, 26. maddede yazılı sorumluluk halleri aranmaksızın işverene ayrıca ödettirileceği açıklanmıştır.
    Mahkemece, açıklanan bu maddi ve hukuki olgular karşısında, sigortalının davalı yanında çalışmasına ilişkin, davacı Kuruma zamanında verilmiş bir işe giriş bildirgesinin varlığının araştırılması ve bunun için de sigortalının kurumdaki tahsis ve sigortalılık şahsi dosyası da getirtilmek suretiyle sigortalı adına davalı işverenden herhangi bir işe giriş bildirgesinin verilip verilmediğine bakılarak 506 sayılı Kanunun 9 ve 10. madde şartlarının davaya konu olayda gerçekleşip gerçekleşmediği incelenmeden karar verilmiştir.
    Yukarıda belirtilen açıklamalar ve benimsenen ilkeler kapsamında, uyuşmazlık konusu husus yeniden usulünce incelenip, yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalılar ..., ..., ..., ... ve ..., ..., ... ve ... vekilleri ile davacı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının davalılardan ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."e iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, 21.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi