Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde borçlu ..................."ya ödeme emri tebliğ edilmeden onun İcra Mahkemesine başvurarak borca ve takip konusu çekteki keşideci imzasına itiraz ettiği, Mahkemece itiraz hakkı doğmadığından bahisle istemin süre aşımından reddine karar verildiği görülmektedir. Alacaklının almış bulunduğu ihtiyati haciz kararından sonra bunu uygulattırdığı ve borçlunun mallarına haciz koydurduğu ve esas takibe geçerek borçluya ödeme emri gönderdiği anlaşılmaktadır.
Dairemizin yeniden oluşan ve süreklilik kazanan İçtihatlarına göre bu durumda ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazların esastan incelenmesi gerekir. O halde,  öğrenme tarihi itibariyle süresinde yapılan itirazların esaslarının incelenmesi gerekirken, Mahkemece ödeme emri tebliğ edilmeden borçlunun itiraz hakkının doğmayacağı yönündeki Dairemizin eski İçtihatları esas alınıp istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir.  
SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.