10. Hukuk Dairesi 2017/3115 E. , 2019/7666 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
No : 2014/113-2014/662
Dava, kasten yaralama nedeniyle sigortalıya yapılan tedavi giderinin tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davalı ...’ın, Kurum sigortalısına karşı işlediği kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına yönelik Boğazlıyan Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/18 Esas - 2010/44 Karar sayılı dosyasında; suçun haksız tahrik altında işlediği kabul edilerek cezasından TCK’nın 29"uncu maddesi gereğince ¼ oranında tahrik indirimi yapılmış, diğer sanık (davalı) ... hakkında ise yardım eden sıfatına göre cezasından ½ oranında indirim yapılmış, karar kesinleşmiştir.
5237 sayılı Kanun"un 29"uncu maddesi haksız tahrik indirimini düzenlemiş olup; "haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmi dört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir." hükmünü içermektedir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 74. (818 sayılı Borçlar Kanunu 53.) maddesi hükmü gereğince, hukuk hakimi kesinleşen ceza mahkemesi kararındaki maddi olgu ile bağlıdır. Ceza Mahkemesi kendine has usuli olanakları nedeniyle hükme esas aldığı maddi olayların varlığını saptamada daha geniş yetkilere sahiptir. Bu nedenle, hukuk hakiminin, ceza hakiminin fiilin hukuka aykırılığını ve illiyet bağı saptayan maddi vakıa konusundaki kabulü ve ceza mahkemesinin kabul ettiği olayın gerçekleşme şekli diğer bir deyişle maddi vakıanın kabulü konusunda kesinleşmiş olan bir mahkumiyet veya maddi vakıa tespiti yapan beraat hükmüyle bağlı olacağı hem ilmi (Prof Dr. Kemal Gözler. "Res Judicata"nın Türkçesi Üzerine", Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 56. Sayı 2. 2007, s.45-61) hem de kökleşmiş kazai içtihatlarla benimsenmiş bulunmaktadır. Mahkemece; sigortalının haksız davranışı nedeniyle olaya sebebiyet verdiği, olayda sigortalının da kusurlu olduğu, bu hususun Türk Borçlar Kanunu"nun 74. maddesi uyarınca hukuk hakimini de bağlar nitelikte kesinleşmiş maddi olgu halini aldığı, ceza davasındaki tahrik indirimi oranına göre, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 50. ve 51. maddeleri (818 SK 43,44 maddeleri))uyarınca, rücu alacağından da indirim yapılması gereği gözetilerek, davalı ...’ın sorumlu olduğu tazminat tutarında 1/4 haksız tahrik indirimine göre kurum zararının 15.995,82 Tl sinden, davalı ...’ın ise ½ oranında indirim yapılmak suretiyle oluşan kurum zararının 10.663,88 TL"sinden sorumlu oldukları, buna göre 10.663,88 TL"lik Kurum zararından her iki davalının müşterek ve müteselsilen, bakiye 5.331,94 TL den ise davalı ...’ın sorumlu oldukları, talep miktarı itibarıyla her iki davalının talep edilen tutardan müşterek ve müteselsil sorumluluklarına karar verilmesi gerekirken, hatalı gerekçeyle davalılardan Fuat’ın %50, Mesut’un ise %5 oranında kusurlu olduğuna ilişkin bilirkişi raporuna dayalı olarak davalıların kusurları oranında tazminle sorumlu oldukları miktarlar belirlenmek suretiyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının birinci bendinin silinerek yerine ""Davacının davasının kabulüne, 2.132,77 TL"nin sarf tarihi olan 03/04/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,” ibaresinin yazılmasına,
2. bendinin silinmesine ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıdaki yazılı temyiz harcının davalılardan ..."dan alınmasına, 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.