Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/645
Karar No: 2017/1067
Karar Tarihi: 06.03.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/645 Esas 2017/1067 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı tarafından temyiz edilen bir tapu iptali ve tescil, tenkis, alacak davası sonucunda, yerel mahkeme sübut bulan davayı kabul etti. Davacılar, mirasbırakanları tarafından muvazaalı olarak davalıya devredilen taşınmazların tapu kaydının iptali, miras payları oranında adlarına tescili, tenkisi, kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacak istemleri için dava açtılar. Mahkeme, kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacağın tahsil edilmesine hükmetti. Ancak, davalı tarafından tapu iptali ve tescile ilişkin hüküm temyiz edildi. Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davada muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gözetilmediği için kararın davalı lehine verilmesi doğru değildi. Bu nedenle, kararın bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri: 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 427. madde, 4146, 5219, 5236 sayılı yasalarla 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye yükseltilen kesinlik sınırı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 6. madde ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 190. madde.
1. Hukuk Dairesi         2017/645 E.  ,  2017/1067 K.

    "İçtihat Metni"



    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis, alacak davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil olmadığı taktirde tenkis ve kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacak istemlerine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları kayden maliki olduğu 1265, 12, 6, 20, 10 parsel sayılı taşınmazlarını mirastan mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak davalıya devredildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile, olmadığı taktirde tenkise, baraj yapımı için kamulaştırılan iki adet fıstıklığın davalı tarafından tahsil edilen kamulaştırma bedelinden paylarına düşen bedelinin ödenmesine, aşamalardaki beyanlarında ise 936, 518, 400 parsel sayılı taşınmazlar bakımından 401,26-TL kamulaştırma bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı, murise ait taşınmazların sağlığında mirasçılar arasında paylaştırıldığını, her bir mirasçıya pay verildiğini,kamulaştırma bedellerinin de mirasçılara eşit olarak ödendiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; sübut bulan davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu 427.maddesi hükmünde açıklanan yargı denetimine ilişkin kesinlik sınırı, 4146, 5219, 5236 sayılı yasalarla 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye yükseltilmiştir.
    Kamulaştırma bedelinden kaynaklanan 401,26-Tl alacağın tahsiline ilişkin hüküm, anılan yasanın yürürlük tarihinden sonra verilmiş olup, kesinlik sınırı içerisinde kalmaktadır. Öte yandan, niteliği itibariyle kesin olan kararların temyiz edilmeleri halinde temyiz istemi hakkında yerel mahkemece bir karar verileceği gibi 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İBK uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceği kuşkusuzdur.
    Bu nedenlerle, (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3.maddesi yollamasıyla) davalının kamulaştırma bedelinden kaynaklanan alacakla ilgili verilen hükme yönelik temyiz dilekçesinin reddine.
    ./..



    Davalının , tapu iptal tescile ilişkin hükme yönelik temyiz istemine gelince;
    Bilindiği üzere 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 6. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 190.maddesi gereğince davacılar, davasını ispatla yükümlüdür.
    Esasen, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davalarda miras bırakanın gerçek iradesinin mirasçıdan mal kaçırmaya yönelik olması gerekir. Başka bir ifade ile murisin iradesi önem taşır.Muris muvazaasına dayalı uyuşmazlığın, sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün, diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde saptanmasına bağlıdır.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacılar tarafından dava konusu edilen taşınmazlar ile davaya konu edilmeyen bir kısım taşınmazların mirasbırakanca verilen 16/10/1995 tarih 09672 yevmiye numaralı vekaletname uyarınca vekili tarafından, 19/10/1995 tarih ve 3821 yevmiye numaralı resmi senetle satış ile davalıya temlik edildiği, mirasbırakanın sözkonusu temlikle ilgili davalılar ... ve aleyhine vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açtığı, yine murisin davalılar aleyhine yukarıda sözü edilen dava sırasında ihtiyati tedbir kararının kaldırılması için imzaladığı boş kağıdın iradesi dışında feragatname olarak doldurularak hileli bir şekilde feragatname alındığından bahisle feragatin feshi amacıyla açtığı davanın retle sonuçlandığı, ayrıca murisin davalı ... aleyhine alacak istemli açtığı dava dosyasının da işlemden kaldırıldığı ve davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    Yukarıda açıklanan olgular ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; mirasbırakanın, 10 parsel sayılı taşınmazı davalı ...’e temlik etmesi için dava dışı vekalet verdiği, vekaletin kötüye kullanılması sonucu dava konusu taşınmazların davalı ...’e devredildiği, bu haliyle mirasbırakanın gerçek iradesinin diğer mirasçılardan mal kaçırmaya yönelik olduğu hususunun açıkça saptanamadığı, murisin verdiği vekalet yetkisi kullanılarak vekil tarafından davalı ...’e temliklerin yapıldığı kanaatine varılmıştır.
    Hâl böyle olunca, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalının bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi