Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/18-685
Karar No: 2013/1636
Karar Tarihi: 04.12.2013

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/18-685 Esas 2013/1636 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu dava, Afşin İlçesi'nde bulunan taşınmazın kamulaştırılması sonrası kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istemiyle açılmıştır. İlk kararda, taşınmazın arazi niteliğinde olduğu kabul edilerek net gelire göre değer biçen bilirkişi raporu esas alınmış ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak davalı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi tarafından bu karar bozulmuştur. Dava yerel mahkemece yeniden görülmüş ve önceki kararda direnilmiştir. Ancak bu karar, yeni bir hüküm niteliğindedir ve temyiz incelemesi Özel Daire tarafından yapılmalıdır. Kanun maddeleri olarak, dava 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca açılmıştır. Ayrıca direnme kararının varlığı için gerekli olan 1086 sayılı HUMK'nın 429/3. maddesi de önemlidir.
Hukuk Genel Kurulu         2013/18-685 E.  ,  2013/1636 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Afşin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 19/04/2012
    NUMARASI:2004/672 E.,2009/1299 K

    Taraflar arasındaki “Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Afşin Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 09.07.2009 gün ve 2004/672 E.,2009/1299 K sayılı kararın incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’nin 20.01.2011 gün,2010/13408 E-2011/291 K sayılı ilamı ile;
    (‘‘…Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucu düzenlenen ve hükme esas alınan rapor hüküm kurmaya yeterli değildir.
    Şöyle ki;
    1-Çoğulhan Belediye Başkanlığının geri çevirme kararı üzerine dosyaya getirtilen 08.06.2010 günlü yazısından dava konusu parselin imar planı dışında olduğu, belediye sınırları içinde kaldığı, alt yapı hizmetlerinden yol, su, elektrik, çöp toplama hizmetlerinden yararlandığı, dava konusu taşınmaza yaklaşık 700–800 mt. mesafede yerleşim alanının bulunduğu, yerleşim yerine yakın bir mesafede olmasından dolayı meskun mahal niteliğinde olduğu, batı sınırında kadastro yolunun olup ulaşım sorunu olmadığı, iskan amacına uygun yapılaşmanın yapılabileceği anlaşılmaktadır.
    Bakanlar Kurulunun Yargıtay"ca da kısmen benimsenen 28.02.1983 gün ve 1983/6122 sayılı kararı uyarınca, imar planında yer almayan bir taşınmazın arsa sayılabilmesi için belediye veya mücavir alan sınırları içinde olmakla beraber, belediye hizmetlerinden (belediyece meskûn olduğu için veya meskûn hale getirileceği için sunulan yol, su, elektrik, ulaşım, çöp toplama, kanalizasyon, aydınlatma vd.) yararlanan ve meskûn yerler arasında bulunması gerekir. Dosyada bulunan Belediye Başkanlığının 08.06.2010 günlü yazısı içeriğinden dava konusu taşınmazın belediye sınırları içerisinde olduğu, çevresinin meskûn halde bulunduğu ve belediye hizmetlerinden yararlandığı belirlenmiş olması ve Bakanlar Kurulu Kararnamesi gözetildiğinde taşınmazın arsa olduğunun kabulü ile bu niteliğine göre kamulaştırma bedelinin saptanması gerekirken bilirkişi kurulunun tarım arazisi niteliğini esas alan raporuna itibarla hüküm kurulmuş olması,
    2- Kabule göre de;
    Mahkemece Kamulaştırma Yasasının 27.maddesine göre tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile tespit ve tescil davası sonunda saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davacı idareye geri ödenmesine karar verilmesi gerekirken, bu farkın davalı yanca bankadan çekildiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı taraftan alınıp davacı idareye ödenmesi yolunda karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir...”
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

         TEMYİZ EDEN: Davalı vekili


                  HUKUK GENEL KURULU KARARI
     
    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Davacı vekili,  davalıya ait Afşin İlçesi, Çoğulhan Kasabası’nda bulunan taşınmazın tamamının termik santral döküm sahası ve yolları güzergâhı için kamulaştırıldığını, kamulaştırma kanununun 8. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın anlaşma yoluyla satın alınması için gerekli tüm işlemlerin yapıldığını, ancak netice alınamadığını ileri sürerek, kamulaştırma bedelinin tespiti ile taşınmazın müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu buna göre değer tespiti gerektiğini bildirmiştir.
    Mahkemece, taşınmazın arazi niteliğinde olduğunun kabulüyle net gelire göre değer biçen bilirkişi kurulu raporu esas alınmak suretiyle “davanın kabulüne” karar verilmiş; davalı vekilinin temyizi üzerine, Özel Daire’ce yukarıda başlıkta yer alan gerekçeler ile karar bozulmuştur.
    Yerel mahkeme, direnme olarak adlandırdığı kararında ise, direnme yönünde karar verilmeden önce, Çoğulhan Belediyesi Başkanlığına müzekkere yazılarak belediyenin yazılı cevabına istinaden dava konusu taşınmazın bulunduğu mevkide yapıldığı iddia edilen alt yapı hizmetlerine ilişkin, ihalelerin kime yapıldığının bildirilmesi istenilmiş; Bayındırlık Bakanlığına müzekkere yazılarak dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle mücavir alan veya belediye sınırları içerisinde bulunup bulunmadığı ayrıca Çoğulhan Belediyesinin mücavir alan sınırlarını gösterir krokisinin gönderilmesi istenilmiş; İl Özel İdaresine müzekkere yazılarak dava konusu taşınmazların bulunduğu mevkilere yönelik köy yerleşik alan sınırlarının mahkememize bildirilmesi istenilmiş, Afşin tapu sicil müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava konusu taşınmaza emsal olabilecek Afşin sınırları içerisinde bulunan ve 2008 yılından önce arsa vasfında, serbest alım satıma konu olmuş emsal taşınmazların satış senetlerinin bir suretinin gönderilmesi istenilmiş, mahallinde dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle Belediye hizmetlerinden fiilen yararlanıp yararlanmadığının tespiti için keşif yapılıp, bilirkişilerden rapor alınmış ve önceki gerekçeler genişletilerek direnme kararı verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    Hukuk Genel Kurulu"ndaki görüşme sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, direnme kararının gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu"nca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu, ön sorun olarak tartışılıp, değerlendirilmiştir.
    Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir(1086 sayılı HUMK. m.429). Eş söyleyişle; mahkemenin ilk kararının gerekçesinde dayandığı maddi olgunun dışında yeni bir delile, yeni bir maddi olguya dayanması ve gerekçesini de bu yeni maddi olgu yönünde değiştirerek karar vermiş olması halinde, usulünce verilmiş bir direnme kararının varlığından söz edilemez.
    Yerel mahkemece, ilk kararda direnildiği belirtilmiş ise de; bozmaya konu önceki kararın gerekçeleri yanında, Özel Daire bozma ilamından sonra toplanan deliller de hükme gerekçe yapılarak direnme kararı verilmiştir.
    Bu durumda, temyize konu karar, gerçekte 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429/3. maddesi anlamında direnme kararı niteliğinde olmayıp, Özel Daire bozmasına konu önceki karardan farklı gerekçeye dayalı yeni bir hüküm niteliğindedir.
    Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kurulu’na değil, Özel Daireye aittir.
    Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 18. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440/I. maddesi uyarınca hükmün tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 04.12.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.


     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi