22. Hukuk Dairesi 2015/34024 E. , 2018/15034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 1999-2008 tarihleri arasında temizlik işlerinde ve hasta bakıcı olarak ... Devlet Hastanesinde çalıştığını, davacının bu çalışma döneminin Sağlık Bakanlığı"nca işin ihale olduğu farklı işverenler yanında geçtiğini ancak davacının 2005 yılından iş sözleşmesini emeklilik nedeniyle fesih ettiği 2008 tarihine kadar diğer davalı Şan Telekomünikasyon şirketinde sigortalı olduğunu, iş akdinin emeklilik nedeniyle feshedildiğini ancak kıdem tazminatının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, Sağlık Bakanlığının dosyada taraf olmadığını, husumet yöneltilebileceği yönünde görüş olması halinde ise davanın idare mahkemesi nezdinde görülmesi gerektiğini, davanın görev yününden reddi gerektiğini, ayrıca talepler yönünden zamanaşımı süresinin geçmiş olduğunu,davalı şirket ile idare arasında istisna akdinin bulunduğunu, aradaki ilişkinin taşeronluk ilişkisi olmadığını, bu nedenle sorumluluğun idareye yüklenemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer Davalı ... Telekomünikasyon Bilişim Temizlik Güvenlik ve Yemek Hizmetleri Tic. Ltd. Şti. vekili, husumet itirazında bulunarak, davalı şirketin 2006 yılından önceki çalışmalardan sorumlu olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi halinde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği 1475 sayılı Kanun"un 14/11. maddesinde öngörülmüştür. O halde faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır. Ancak, yaşlılık, malullük aylığı ya da toptan ödeme almak için işyerinden ayrılma halinde 1475 sayılı Kanun"un 14/3. maddesine göre işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa başvurduğunu belgelemesi şarttır. Bu halde faiz başlangıcı da anılan belgenin işverene verildiği tarih olmalıdır.
Emekliliğe hak kazanma belgesi işverene bildirilmemişse, işverence kıdem tazminatı olarak ilk taksitin ödendiği tarih bakiye kıdem tazminatı için de faiz başlangıcı olmalıdır. Böyle bir taksit ödemesi de olmadığı durumlarda faiz başlangıcı, davanın açıldığı ya da icra takibinin başladığı tarihtir.
Somut olayda, iş sözleşmesi davacı tarafından emeklilik sebebiyle feshedilmiş olmakla beraber, Sosyal Güvenlik Kurumundan alınan emeklilik belgesinin işverene verildiği ispatlanamamıştır. Şu halde, hüküm altına alınan kıdem tazminatı alacağına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemiş olması hatalıdır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca düzelterek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının; kıdem tazminatına ilişkin birinci bendinin çıkartılmasına, yerine: "1- Net 7.483,65 TL kıdem tazminatının 07.09.2015 dava tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine," cümlesinin eklenmesine hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.06.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.