16. Hukuk Dairesi 2017/2518 E. , 2021/2543 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 681 ada 1, 686 ada 9 ve 689 ada 10 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlar, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduklarından söz edilerek, malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan elatmanın önlenmesi davası, davaya konu olan parseller hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Yargılama sırasında müdahil Mehmet ..., tapu kaydına dayanarak davaya katılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanakları ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 681 ada 1, 686 ada 9 ve 689 ada 10 parsel sayılı taşınmazların davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline; asli müdahil Mehmet ..."nın davasının reddine karar verilmiş; hüküm, asli müdahil vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, müdahilin dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsamadığı, çekişmeli taşınmazlar üzerinde davacı ... yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, yapılan araştırma ve inceleme de hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Şöyle ki, çekişmeli 681 ada 1 parsel sayılı taşınmazın sınırında orman parseli bulunması nedeniyle, yasal hasım konumunda bulunan Hazine ve Orman İdaresinin davada taraf olarak yer alması gerektiği Mahkemece gözden kaçırılmış ve yöntemince taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Taraf teşkilinin sağlanması kamu düzenine ilişkin dava şartlarından olduğundan, mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilmesi zorunlu olduğu gibi, bu koşul yerine getirilmeden davanın esası hakkında hüküm kurulması da hukuken mümkün bulunmamaktadır. Öte yandan, müdahil ... ...’nın dayandığı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilip, yöntemince uygulanıp kapsamı belirlenmediği gibi, davacının dayandığı satış sözleşmeside yöntemince uygulanıp dava konusu taşınmazları kapsayıp kapsamadığı da belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak karar verilemez.
Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece öncelikle, Orman İdaresine ve Hazineye dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilip husumet yaygınlaştırılarak yöntemince taraf teşkili sağlanmalı, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanmasından sonra Hazine ile Orman İdaresinden savunma ve delilleri sorulup, bildirdikleri takdirde delilleri toplanmalı, ayrıca çekişmeli taşınmazlara ilişkin en eski tarihli ve genel mahkemedeki davanın açılış tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin stereoskopik çift hava fotoğrafları, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftalar, bilinen en eski tarihli uydu fotoğrafları, amenajman planları ile 1/25000 ve 1/5000 ölçekli memleket haritaları ilgili kurumlardan getirtilerek dosyasına konulmalı, komşu taşınmazların tamamının varsa kadastro tutanakları ve dayanakları ile davalı iseler dava dosyaları getirtilmeli, müdahilin dayandığı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilmeli bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri ile 1 fen bilirkişisi, 1 jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi, 1 orman mühendisi ve 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulunun katılımıyla keşif yapılmalı ve yapılacak keşif sırasında öncelikle, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi hükmü uyarınca müdahilin dayandığı tapu kaydının haritası mevcut ise, yerel bilirkişi yardımı ve uzman teknik bilirkişi eliyle yöntemince yerine uygulanmalı, uygulama yapılırken haritası bulunan kayıtlarının kapsamlarının öncelikle haritasına göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeli, tapu kaydının haritasının bulunmaması yahut uygulama kabiliyetinin olmaması halinde kayıtlardaki sınırların tespiti bakımından mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına başvurulmalı; kayıtlarda yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, kayıtlarda yazılı olup yerel bilirkişilerce zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların kayıtların uygulanması hususundaki beyanları, komşu parsel tutanakları ve dayanakları kayıtlarla denetlenmeli; teknik bilirkişiden, tapu kaydının sınır denetiminin yapıldığı ve kaydın kapsamının kesin olarak gösterildiği keşfi izlemeye imkan veren, ayrıntılı ve gerekçeli rapor ve kroki alınmalı ve bu yolla tapu kaydının çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı duraksamasız belirlenmeli; tapu kaydının taşınmazları kapsadığının anlaşılması halinde davacının dayandığı senet uygulanarak taşınmazların müdahil tarafından davacıya satılan yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, taşınmazların tümünün ya da bir kısmının tapu kaydının kapsamı dışında kalması halinde, yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim tarafından, hangi tarihten beri, ne şekilde kullanıldığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki tarımsal niteliklerini bildiren, varsa imar-ihyanın tamamlanma tarihi ile zilyetliğin sürdürülüş şekli ve süresini somut verilere ve bilimsel esaslara dayalı olarak belirten, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısı, eğimi, bitki desenini irdeleyen, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş ve sınırları işaretlenen fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye hava fotoğrafları, memleket haritaları ve uydu fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılarak, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki nitelikleri, taşınmazların ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadıkları ve kullanımların hangi tarihten itibaren ne şekilde olduğu, varsa imar-ihyalarının tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmışsa hangi tarihte tamamlandığı, taşınmazların kullanımlarına ara verilip verilmediği hususlarında ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; orman mühendisi bilirkişiden, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olmadıklarını ve orman yasaları karşısındaki durumlarını açıklayan somut verilere ve bilimsel esaslara dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir rapor ve kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, yöntemince taraf teşkili sağlanmadan, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilmiş olması isabetsiz olduğu gibi; kabule göre de, davanın niteliğine göre menfaatleri çatışmasına rağmen davalı ile müdahil davacının aynı vekil tarafından temsil edilmesi de usul ve yasaya aykırı olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.