5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/32806 Esas 2020/12148 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/32806
Karar No: 2020/12148
Karar Tarihi: 30.09.2020

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/32806 Esas 2020/12148 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, 5607 sayılı kanuna aykırılık suçundan sanıklara beraat ve mahkumiyet verilmiştir. EPDK'nin suçtan zarar görmediği ve davaya katılma hakkının bulunmadığı vurgulanarak, EPDK'nin temyiz talebi reddedilmiştir. Sanık müdafisi ile katılan vekilinin temyiz talepleri incelenmiş ve beraat hükmüne yönelik talep reddedilmiştir. Ancak mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talepleri yerinde görülmüş, kanun maddeleri dikkate alınmadığı ve etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği belirtilerek hüküm bozulmuştur. Hükümle birlikte 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi, 5607 sayılı kanunun 5/2 maddesi ve 7242 sayılı kanunun 63. maddesi ile birlikte 5607 sayılı kanuna eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gereği yasal koşulların saptanması ve uygulama yapma görevinin yerel mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
19. Ceza Dairesi         2019/32806 E.  ,  2020/12148 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I-Müşteki ... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibarıyla sanıklara yüklenen suçun, 5752 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun kapsamında kaldığı cihetle, suçtan doğrudan zarar görmeyen EPDK"nin davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığı gözetilerek EPDK vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi gereğince, tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    II-Sanık ... müdafisi ile katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
    Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
    2-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafisi ile katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    a-Sanıktan ele geçirilen gümrük kaçağı akaryakıtın miktarına göre, TCK"nin 3. ve 61. maddeleri dikkate alınıp temel cezada teşdit uygulanarak alt sınırdan uzaklaşılması suretiyle hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa"nın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasa’nın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasa"ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafisinin ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.