Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
 Hakkında ilamsız icra takibi başlatılan borçluya örnek 49 numaralı ödeme emri TK 21. maddesi uyarınca tebliğ edilmiştir. borçlu vekili tarafından 6.9.2005 tarihinde icra dosyasına sunulan vekaletname ile icra dosyasının fotokopisi talep edilmiştir. Ödeme emri tebligatına 5.9.2005 tarihinde muttali olduğunu beyan eden borçlu vekili takibe 7.9.2005 tarihinde itiraz etmiş, icra müdürlüğünce itirazı süresinde olmadığından bahisle takibin durdurulması istemi reddedilmiş icra müdürlüğünün 8.9.2005 tarihli bu ret kararına karşı borçlu vekili tarafından 22.9.2005 tarihinde anılan müdürlüğün işlemini şikayet adı altında iptal için icra mahkemesine başvuruda bulunmuştur.Borçluya 49 örnek numaralı ödeme emri TK 21. maddesine göre tebliğ edildiği halde tüzüğünün 28. maddesi uygulanmadığından bu haliyle usulsüzdür.(HKGK.nun 29.12.1993 T, 93/18-778, 1993/876 K.) Borçlunun  anılan bu başvurusunun tavsifi HUMK"nun 76. maddesi gereğince hakime aittir. Bu istem ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesini içermektedir. Ancak borçlu hakkındaki takibi 5.9.2005 tarihinde öğrendiğini ileri sürmüş ve 7.9.2005 de icra dairesine gidip yasal 7 günlük sürede borca itiraz etmiş ise de, bu tarihe göre yasal sürede ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurmamış bu öğrenme tarihine göre yasal 7 günlük süreden çok sonra 22.9.2005 de tebliğ tarihinin düzeltilmesi için başvuruda bulunduğundan isteminin süre aşımının reddi yerine ödeme emri tebliğ tarihinin 7.9.2005 olarak kabul edilip yazılı şekilde icra müdürlüğü işleminin iptali yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
 SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.