Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/6064 Esas 2018/7678 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanıklar ... ve ..."in aşamalarda alınan savunmalarında üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini belirttikleri dosyada olay yerini gösteren kamera kaydı, olayı gören tanık veya başkaca bir delilin olmadığı anlaşılmakla; sanıklar ... ve ..."in üzerine atılı suçları işlediklerine dair ,temyiz dışı sanık ..."ın bir başka soruşturma kapsamında verdiği beyanında kendilerine isnat edilen birkaç suçlamalardan ikisini kabul edip müşteki ..."in konutuna diğer sanıklar ... ve ..."in girmiş olabileceğini beyan ettiği, mahkemedeki beyanında ise kendisine ilişkin suçlamayı kabul etmeyip, ifade ve tutanaklara ise polisin yazması ile alındığını beyan ettiği, sanıklar ... ve ..., sanık ..."ın arkadaşının, ... daha önce vurması sebebiyle ... ile aralarında husumetin bulunduğunu beyan ettikleri, tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde sanıkların atılı suçları işlediklerine dair kesin delil bulunmaması karşısında, sanıkların atılı hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından beraatleri yerine mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule görede;
2-Aynı yargı çevresinde başka bir suçtan hükümlü bulunan ve duruşmadan vareste tutulmayı talep edip etmediği sorulmayan sanık ..."in kısa kararın okunduğu oturuma getirtilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılması,
3-Sanıklar hakkında TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Sanıkların birden fazla kişi ile birlikte konut dokunulmazlığının ihlali suçunu işlediklerinin anlaşılması karşısında; haklarında TCK’nın 119/1-c madesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 325. maddesi uyarınca bozmanın hükmü temyiz etmeyen sanık ..."a sirayetine, 24.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.