12. Ceza Dairesi 2019/3758 E. , 2019/8755 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 29/08/2018
Taksirle ölüme neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 04/07/2018 tarihli ve 2017/4929 soruşturma, 2018/908 esas, 2018/380 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 170/3-c maddesine uygun bulunmadığından bahisle aynı Kanunun 174/1-a maddesi gereğince iadesine dair Bitlis 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/07/2018 tarihli ve 2018/195 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/08/2018 tarihli ve 2018/333 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, Bitlis 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından trafik kazası sonucu vefat eden Suriye uyruklu maktulün yakınları mağdur veya suçtan zarar görenlerin iddianamede gösterilmediği gerekçesiyle Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de; benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 28/04/2016 tarihli ve 2016/8273 esas 2016/5452 karar sayılı ilâmında da açıklandığı üzere, komşu ülke Suriye"deki mevcut durum nedeniyle Şam Büyükelçiliğimiz Konsolosluk Şubesinin faaliyetlerinin 22 Mart 2012 günü durdurulması, Şam Büyükelçiliğimizin kapatılmasını takiben Ankara"daki Suriye Büyükelçiliğinin diplomatik statüdeki personelinin de ülkemizden ayrılmaları, bu nedenle gerek Dışişleri Bakanlığı gerek Halep Başkonsolosluğumuz aracılığı ile Suriye topraklarında konsolosluk koruması ve hizmetleri sunulması imkanlarının oldukça kısıtlı hale gelmesi ve bu çerçevede, Suriye"ye yönelik adli yardımlaşma taleplerine Dışişleri Bakanlığınca yapılacak bildirime kadar ara verilmesi karşısında, somut olayda, maktulün yakınlarının resmi kimlik bilgilerinin diplomatik yazışmalarla belirlenemeyeceği, belirtilen eksikliğin giderilerek davanın açılmasının hali hazırda olanaksız olduğu, maktulün yakınlarının vatandaşı oldukları ülkede bulunan karışıklık/savaş ve benzeri nedenlerle bu ülke ile ülkemizin diplomatik ilişkilerinin olmadığı, bu nedene dayalı şüpheli hakkında kamu davası açılamaması halinde eyleme konu suçun soruşturulmasının zamanaşımına uğraması sonucunu doğuracağı gözetilmeksizin, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/08/2018 tarihli ve 2018/333 değişik iş sayılı kararının bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26/03/2019 gün ve 94660652-105-13-1860-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/04/2019 gün ve 2019/34870 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay tarihinde Suriye uyruklu ..."in sevk ve idaresindeki aracı ile Bitlis yolu Baykan istikametinden seyir halindeyken yolun tehlikeli, virajlı olmasından dolayı aracın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda karşı şeride geçerek karşı istikametten gelen şüpheli ..."nın sevk ve idaresindeki çekicinin ön kısmına çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazasında ... isimli şahsın ölmesi olayına ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında Bitlis 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından trafik kazası sonucu vefat eden Suriye uyruklu maktulün yakınları mağdur veya suçtan zarar görenlerin iddianamede gösterilmediği gerekçesiyle Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de; komşu ülke Suriye"deki mevcut durum nedeniyle Şam Büyükelçiliğimiz Konsolosluk Şubesinin faaliyetlerinin 22 Mart 2012 günü durdurulması, Şam Büyükelçiliğimizin kapatılmasını takiben Ankara"daki Suriye Büyükelçiliğinin diplomatik statüdeki personelinin de ülkemizden ayrılmaları, bu nedenle gerek Dışişleri Bakanlığı gerek Halep Başkonsolosluğumuz aracılığı ile Suriye topraklarında konsolosluk koruması ve hizmetleri sunulması imkanlarının oldukça kısıtlı hale gelmesi ve bu çerçevede, Suriye"ye yönelik adli yardımlaşma taleplerine Dışişleri Bakanlığınca yapılacak bildirime kadar ara verilmesi karşısında, somut olayda, maktulün yakınlarının resmi kimlik bilgilerinin diplomatik yazışmalarla belirlenemeyeceği, belirtilen eksikliğin giderilerek davanın açılmasının hali hazırda olanaksız olduğu, maktulün yakınlarının vatandaşı oldukları ülkede bulunan karışıklık/savaş ve benzeri nedenlerle bu ülke ile ülkemizin diplomatik ilişkilerinin olmadığı, bu nedene dayalı şüpheli hakkında kamu davası açılamaması halinde eyleme konu suçun soruşturulmasının zamanaşımına uğraması sonucunu doğuracağı gözetilmeksizin, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verildiğinin anlaşılması karşısında;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Bitlis 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/07/2018 tarihli ve 2018/195 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/08/2018 tarihli ve 2018/333 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.