Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14209
Karar No: 2017/2870

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14209 Esas 2017/2870 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı tapu iptali ve tescil davası açarak, taşınmazın kendisine ait olduğunu ve eklenmesini talep ettiği belirttiği yerin asıl sahibi olduğunu iddia etti. Mahkeme dava konusu yerin 3402 sayılı Kanun uyarınca kadastro çalışmaları sonucu tespit edildiği ve tapulu taşınmazlarda tapu sahiplerinin 10 yıllık hak düşürücü süre içinde dava açabilecekleri hükmünün bulunduğu gerekçesiyle davayı reddetti. Ancak Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin bozma kararı sonrasında yapılan inceleme sonucu, taşınmazın (B) harfli bölümünün zilyetliğe dayalı olarak dava konusu yapılmasının reddedilmesine, (A) harfli bölümünün ise dava konusu yapılmasına karar verildi. Buna göre, davacının dava konusu (A) harfli bölümüne yönelik itirazları reddedilmiştir. Ancak davalı vekilinin dava konusu (B) harfli bölümüne yaptığı temyiz itirazı kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi
- 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi
20. Hukuk Dairesi         2015/14209 E.  ,  2017/2870 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı 15/12/2010 havale tarihli dava dilekçesi ile 110 ada 196 sayılı parselin maliki olduğunu, taşınmazın devamı niteliğindeki 110 ada 203 sayılı parseldeki 12500 m2 yerin babasından miras kaldığını ve eklemeli olarak 100 yılı aşkın zilyetliğinin bulunduğunu belirterek tapusunun iptali ile 110 ada 196 sayılı parsele eklenerek adına tapuya kayıt ve tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince ... kadastro çalışmalarının yapıldığı, taşınmazın ... niteliği ile ... adına tespit ve tescil edildiği, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesinde ... kadastrosunun kesinleşmesinden sonra tapulu taşınmazlarda tapu sahiplerinin 10 yıllık hak düşürücü süre içinde dava açabilecekleri hükmünün bulunduğu, bu ilkelerin HGK kararında da benimsendiği, davacının davasını zilyetliğe dayalı olarak açtığı ve her ne kadar (A) harfi ile gösterilen bölümün ... sayılan yerlerden olduğu, (B) harfi ile gösterilen bölümün ... sayılmayan yerlerden olduğu belirtilse de açıklanan gerekçelerle zilyetliğe dayalı olarak açtığı davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2014/5263 E. - 9502 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; "Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile artık tutanak ve haritaların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık süre içerisinde tapuya dayansın ya da dayanmasın, dava açılabileceği" belirtilmiştir.
    Mahkemece bozma sonrası; ... bilirkişisi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulü ile 14/06/2013 tarihli fen raporunda (B) harfi ile gösterilen 110 ada 203 sayılı ... parseli içerisinde kalan 6191,79 m2"lik kısmın taşınmazdan ifrazı ile 110 ada 196 sayılı parsele eklenerek tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre ... kadastrosu yapılmış olup arazi kadastrosu çalışmaları 13.05.2005 tarihinde kesinleşmiştir.
    1) Davacı ..."in çekişmeli taşınmazın (A) harfli bölümüne yönelik temyiz itirazları yönünden;
    Çekişmeli 110 ada 203 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen bölümünün
    ... bilirkişi kurulu tarafından yapılan inceleme ve araştırma sonucunda ... sayılan yerlerden olduğu belirlenerek hüküm kurulduğuna göre davacı tarafın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2) Davalı ... vekilinin dava konusu 110 ada 203 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece her ne kadar ... bilirkişisi raporunda taşınmazın (B) harfli bölümünün ... olmadığı belirlenerek karar verilmiş ise de değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Hükme esas alınan ziraat bilirkişisi raporunda taşınmazın yüzeyinin otsu
    bitkilerle ve çalı formunda ağaçlarla kaplı olup 50-60 yıldır kullanılmadığı ve herhangi bir toprak işlemesi yapılmadığı belirtildiğine göre bu hali ile çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğundan söz edilemez. Bu husus tanık ve mahalli bilirkişilerin beyanları ile de doğrulanmış olup davacının taşınmazda kazanmaya elverişli zilyetliğinin bulunmadığı belirlendiğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulü yönünde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacının davaya konu 110 ada 203 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin çekişmeli 101 ada 203 sayılı parselin (B) harfi ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 05/04/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi