Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/6644 Esas 2021/1655 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/6644
Karar No: 2021/1655
Karar Tarihi: 22.02.2021

Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/6644 Esas 2021/1655 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, sahte fatura düzenlemek suçundan mahkum edilmiştir. Sanık, satışlarının prosedüre uygun olduğunu, kredi kartından POS cihazı aracılığı ile işlem yaptığı iddialarını kabul etmemiştir. Vergi tekniği raporunda da sanığın yasal defter ve belgelerinin tetkikinden ve alınan ifadelerden POS cihazı aracılığıyla nakit ihtiyacı olan kişilere para kullandırarak tefecilik faaliyeti yaptığı tespit edilmiştir. Mahkeme, karar verirken eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulduğu, zincirleme suç hükümleri uygulanarak savunma hakkının kısıtlandığı, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız olduğu gözetilmeden hüküm fıkrasında çelişkiye neden olunduğu gerekçeleri ile hükmü bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 226. maddesi
- TCK'nin 43. ve 53. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'sın 53. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2020/6644 E.  ,  2021/1655 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanık hakkında 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, satışlarının prosedüre uygun olduğunu, komisyon karşılığı satış yapmadan kredi kartından POS cihazı aracılığı ile işlem yaptığı iddialarını kabul etmediğini savunması, vergi tekniği raporunda, sanığın yasal defter ve belgelerinin tetkikinden ve alınan ifadelerden POS cihazı aracılığıyla nakit ihtiyacı olan kişilere para kullandırarak tefecilik faaliyeti yaptığının belirtilmesi karşısında, suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından;
    1- Sanık hakkında tefecilik suçu yönünden Antalya 7. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan 2014/869 Esas sayılı dava dosyasının getirtilerek incelenmesi, bu davayı ilgilendirebilecek ve delil olabilecek belgelerin örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
    2- İlgili vergi dairesinden sanığın adlarına fatura düzenlediği ve mükellefiyeti olan kişiler hakkında sahte fatura kullanma suçuna ilişkin karşıt inceleme yapılıp yapılmadığının sorulması, yapılmış ise raporlarının onaylı örneklerinin istenmesi,
    3- Kanaat oluşturacak sayıda POS cihazı ile çekim yapılan kredi kartı sahiplerinin tespit edilip CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sanıktan gerçekten faturalarda yazılı malı alıp almadıklarının sorulması, ticari ilişki sırasında kiminle muhatap olduklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması,
    4- Gerektiğinde faturaların, gerçek kontör satımına ilişkin olup olmadığının belirlenmesi yönünden, sanığın satımını yaptığını söylediği kontörlerle ilgili kayıtları getirtilerek, yeterli kontör girişi olup olmadığı, alım ve satım miktarlarının uygunluğu yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulması,
    5-5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden, TCK"nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    6- Sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, bu suçların birbirine dönüşmeyeceği gözetilmeden, hükmün gerekçesinde sanığın sahte fatura düzenlediği kabul edilmesine rağmen, hüküm fıkrasında sahte fatura kullanma suçunu işlediği belirtilerek gerekçe ile hüküm arasında çelişkiye neden olunması,
    7- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 22.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.