16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/226 Karar No: 2018/1453 Karar Tarihi: 02.05.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/226 Esas 2018/1453 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen bir hükümde, sanığın silahlı terör örgütüne üye olduğu suçunu işlediği tespit edilmiştir. TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca sanık mahkum edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiş ancak reddedilmiştir. Tutanakların, belgelerin ve gerekçenin detaylı şekilde incelenmesi sonucunda, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olduğu, tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve savunmaların tamamının eksiksiz olarak sergilendiği belirlenmiştir. Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9 ve 63.
16. Ceza Dairesi 2018/226 E. , 2018/1453 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan inceleme sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü: Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 02.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.