17. Hukuk Dairesi 2017/449 E. , 2019/10311 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; davacının ... İli ... İlçesi Ayan Mah. 63 pafta 1763 parselde tapuya kayıtlı olup Ayan Mah. Kumyolu Cad. No:17 ... adresinde bulunan ve zeminle birlikte 3 katlı çelik/betonarme karkas binanın maliki olduğunu, davacının 587 sayılı "zorunlu deprem sigortasına dair kanun hükmünde kararname" hükümleri gereğince sigorta ettirilen taşınmazının 14/11/2007 - 14/11/2008 dönemi içinde Doğal Afet Sigortaları Kurumunun nam ve hesabına ... Anonim Türk Sigorta Şirketi tarafından düzenlenen her biri 24/10/2007 tanzim tarihli poliçe ile sigorta ettirildiğini, bir süre önce ..."ün merkezindeki yerleşim alanının davacının taşınmazının da içinde bulunduğu bir kesiminde meydana gelen ve devam ettiği bildirilen tektonik krip afeti sonucu çevredeki birçok yapıda olduğu gibi davacının iki katına sahip olduğu üç katlı betonarme binanın taşıyıcı kolonları ile kirişlerinde, duvarlarında ve merdiven sahanlığında çatlaklar oluştuğunu, taşıma gücünü büyük oranda yitirerek oturulamayacak duruma geldiğini, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı/Afet İşleri Genel Müdürlüğü/Afet Etüt ve Hasar Tespit Dairesi Başkanlığı/Jeolojik Etüt İzleme Şube Müdürlüğü uzmanları tarafından afet bölgesinde yapılan inceleme ve etütler sonucunda düzenlenen 14/08/2008 tarihli
"Jeolojik Etüt Raporunda tektonik krip tipi deformasyonları sonucu bu hasarların meydana geldiği, hareketin sürekli olduğu ve yapılardaki hasarı artırdığı tespit edilerek 93 binanın başka bir alana nakledilmesi gerektiğinin bildirildiğini, Bayındırlık Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğünün 22/08/2008 tarihli 020(3953) sayılı yazısı üzerine Bakanlar Kurulunun 10/11/2008 tarihli 2008/14324 sayılı kararı ile davaya konu taşınmazın da bulunduğu alanın Afete Maruz Bölge ilan edildiğini, bütün bu verilerek karşın davalı ... Kurumu"nun "tektonik krip afeti sonucu meydana gelen afetlerin deprem afeti olmadığı, bu nedenle de zorunlu deprem sigortası poliçesinin kapsamında bulunmadığı" savı ile davacı sigortalının sigorta poliçesinde kararlaştırılan zararını tazmin etmediğini, bu nedenlerle davacının fazlaya ilişkin talep hakları saklı tutulmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL maddi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; ..."deki afetin teknik bilirkişi raporlarına göre deprem değil, tektonik krip sebebiyle maydana gelmiş olduğunu, dolayısıyla gerçekleşen hasarın gerek taraflar arasındaki sigorta poliçesi gerek teknik raporlar ve gerekse ilgili kanun hükmünde kararname gereğince teminat kapsamında bulunmamakta olduğunu beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, tektonik krip hareketinin deprem sayılmayacağı, bu nedenle zararın depremden meydana gelmemesi nedeniyle hasarın sigorta kapsamında olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekilince temyizi üzerine Daire"nin 15/04/2014 tarih, 2014/129 E. 2014/5787 K sayılı ilamında "Zararı doğuran tektonik krip"in niteliği konusunda Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Genel Müdürlüğü"nün mütalaası ile mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen rapor arasında çelişki olup karar vermeye yeterli nitelikte değildir. Bu halde üniversitelerin jeoloji mühendisliği bölümlerinden seçilecek deprem-tektonik krip hareketleri konusunda uzman, akademik kariyere haiz bilirkişiler kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak rizikonun depremden ileri gelip gelmediği, zararın Zorunlu Deprem Sigortası kapsamında bulunup bulunmadığı konusunda ayrıntılı ve denetime elverişli rapor alınması suretiyle çelişkinin giderilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne, 150.000,00 TL tazminatın dava tarihihden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 7.684,87 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 07/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.