Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/13-75
Karar No: 2013/1612
Karar Tarihi: 27.11.2013

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/13-75 Esas 2013/1612 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalılar tarafından vekalet görevinin ihmali iddiasıyla açılan tazminat davasında, mahkeme davayı reddetmiştir. Ancak davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire tarafından bozulmuş ve yerel mahkeme önceki kararında direnmiştir. Temyiz eden davacı vekilinin direnmenin temyizi yasal süresinde mi yapıldığı ön sorun olarak ele alınmıştır. Yerel mahkemenin direnmeye ilişkin ilamının davacının bir vekiline tebliğ edilmesine rağmen diğer vekilin yasal süre içinde temyiz dilekçesi verildiği tespit edilmiştir. Bu durumda, 1086 sayılı HUMK'nın 432/1 maddesi gereğince temyiz süresi tebliğ tarihinden itibaren 15 gün olduğundan, süresi geçtikten sonra verilen temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6217 Sayılı Kanunun 30. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3”
- HUMK'nın 432. maddesi ve 432/1 maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Birden Fazla Vekil Görevlendirilmesi” başlıklı 75. maddesi
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun
Hukuk Genel Kurulu         2013/13-75 E.  ,  2013/1612 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Mersin 1.Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/12/2011
    NUMARASI : 2011/683 E-2011/651 K.

    Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin 1.Asliye Hukuk Mahkemesi"nce davanın reddine dair verilen 06.05.2010 gün ve 2009/354 E-2010/227 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13.Hukuk Dairesi"nin 28.06.2011 gün ve 2010/15142 E-2011/10281 K. sayılı ilamı ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, vekalet görevinin ihmali iddiası dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemenin, davanın reddine dair verdiği karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Özel Daire’ce bozulmuş; yerel mahkeme önceki kararında direnmiştir. Hükmü temyize davacı vekili getirmiştir.
    Direnme kararı ve ekleri temyiz incelemesi için gönderilmiş ise de yapılan incelemede; yerel mahkemenin 27.12.2011 gün ve E:683, K:651 sayılı direnmeye ilişkin ilamı, davacının vekillerinden Av.N.T."ye İstanbul/Kadıköy"deki adresinde 02.02.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Davacının diğer vekili Av.G.U.T. tarafından direnme kararının temyizine ilişkin verilen dilekçenin 02.03.2012 tarihinde harcı yatırıldıktan sonra aynı gün hakim havalesinin yapılarak temyiz defterine kaydının yapılmış olması karşısında, davacı vekilinin direnmeyi temyizinin yasal süresinde olup olmadığı, ön sorun olarak ele alınmıştır.
    Bilindiği üzere, 6217 Sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (HUMK)’nun 432.maddesinin 1.fıkrası gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilecek kararların temyiz süresi tebliğ tarihinden itibaren onbeş (15) gündür.
    Diğer taraftan, temyiz talebinin yapıldığı 03.02.2012 tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Birden Fazla Vekil Görevlendirilmesi” başlıklı 75.maddesi gereğince; Dava için birden fazla vekil görevlendirilmiş ise vekillerden her biri, vekâletten kaynaklanan yetkileri, diğerinden bağımsız olarak kullanabilir. Aksi yöndeki sınırlamalar, karşı taraf bakımından geçersizdir.
    Ayrıca, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 11.maddesi gereğince: “Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Eğer tebligat birden fazla vekile yapılmış ise, bunlardan ilkine yapılan tebliğ tarihi asıl tebliğ tarihi sayılır...”
    Nihayet, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 34.maddesine göre: “Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.”
    Somut olayda; mahkemenin direnme kararı, davacı vekiline 02.02.2012 tarihinde tebliğ edilmiş olup, karar davacının diğer vekili tarafından 1086 sayılı HUMK"nun 432/1.madde hükmünde yazılı onbeş (15) günlük yasal temyiz süresi geçirildikten sonra 02.03.2012 günü temyiz edilmiştir.
    1086 sayılı HUMK"nun 432/4.maddesi uyarınca, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında yerel mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.03.1990 gün ve ¾ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince Yargıtay tarafından da bu yönde karar verilebileceğinden, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
    S O N U Ç :Yukarıda açıklanan nedenlerle yasal süre geçtikten sonra verilen temyiz dilekçesinin REDDİNE, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine, 27.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi