19. Hukuk Dairesi 2014/3885 E. , 2015/1561 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av...."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı şirketten kumaş alımı konusunda tarafların mutabık kaldığını, bu nedenle müvekkilince keşide edilen üç ve iki tane müşteri çekinin ciro edilerek 5 adet 210.500 TL tutarındaki beş çekin avans olarak davalıya verildiğini, çeklerin gününde davalı tarafından tahsil edilmesine rağmen malların müvekkiline teslim edilmediğini, 18.05.2011 tarihli ihtarname ile davalıya malları teslim etmesi ya da çekleri iade etmesinin istendiğini, davalı satıcının ihtara uymadığını ve müvekkilinin sözleşmeden dönülme hakkını kullanarak 210.500 TL satış bedelinden şimdilik 10.000 TL"nin temerrüt tarihi olan 31.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında talebini 210.500 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, iddianın yerinde olmadığını, davacı şirket yetkilisinin bizzat savcılık soruşturması sırasında malların tamamını teslim aldığını ikrar ettiğini, davacının çekleri verdik malları teslim almadık iddiasının hayatın doğal akışına ters olduğunu, davacı tarafından verilen çekler karşılığında müvekkilince faturalar düzenlendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde uyuşmazlığın davalının teslim aldığı çeklere karşılık malı davacıya teslim edip etmediği noktasında olduğu, davalının bu konuda alıcıyı bağlayacak nitelikte yazılı bir delil sunmadığı, davalının yemin teklifi üzerine davacı yetkilisinin dava konusu kumaşları teslim almadığı konusunda yemin ettiği, davalı tarafın teslim hususunu ispatlayamadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne, 210.500,00 TL alacağın 03.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, çekler nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti ve ödenmek zorunda kalınan çek bedellerinin istirdatı istemine ilişkindir.
Davacı, davalıya dava konusu çekleri verdiğini, ancak davalı tarafından mal teslim edilmediğini iddia etmiş, davalı ise davacının iddiasının hayatın olağan akışına uygun düşmediğini, kaldı ki savcılıktaki ifadesinde davacının dava konusu malları teslim aldığını kabul ettiğine dair beyanı bulunduğunu savunmuştur.
Çek bir ödeme vasıtası olup kural olarak mevcut bir borcun tediyesi (tasfiyesi) amacıyla verildiğinin kabulü gerekir. 6098 sayılı TBK"nun 207/2 (818 sayılı BK.182)maddesine göre, "Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir adet bulunmadıkça satıcı ile alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler". Görüldüğü gibi satış akdinde aslolan peşin satış olup mal ve bedelin aynı anda verileceğine ilişkin yasal karine mevcuttur. Yukarıda belirtilen ilke ve yasal karinenin aksini iddia eden tarafın bu iddiasını kesin delillerle kanıtlaması gerekir.
Somut olayda davacı verdiği çeklerin ileride teslim edilecek mallara karşılık olduğunu başka bir anlatımla avans çeki niteliğinde bulunduğunu ve daha sonra mal tesliminin gerçekleşmediğini iddia ettiğine ve böylece az önce belirtilen kuralın ve yasal karinenin aksini ileri sürdüğüne göre ispat külfeti davacıda olduğu halde mahkemece ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.100.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.