5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13323 Esas 2020/12120 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13323
Karar No: 2020/12120
Karar Tarihi: 30.09.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13323 Esas 2020/12120 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanığın 5607 Sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyetine karar verildiği belirtilmiştir. Ancak temyiz incelemesi sonrasında, hükümde gerekçesiz olarak yazılı şekilde hüküm kurulduğu ve yeterli açıklama yapılmadığı için karar bozulmuştur. Ayrıca, sonradan yapılan yasa değişikliklerinin sanık lehine olan hükümleri dikkate alınması ve suça konu eşyaların müsaderesine karar verilirken savunmanın da dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Kararın dayandığı kanun maddeleri şu şekildedir: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34. ve 230. maddeleri, 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 7. ve 53. maddeleri, 7242 sayılı Kanun'un 61. ve 62. maddeleri, 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesi ve geçici 12. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2019/13323 E.  ,  2020/12120 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükmün, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141/3, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 34. ve 230. maddeleri uyarınca, Yargıtay denetimine olanak sağlayacak biçimde açık olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirebilmesi için, kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığa yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun açık olarak gerekçeye yansıtılması ve CMK"nin 230. maddesinde yazılı hususları kapsaması gerekirken, bu kurallara uyulmaksızın gerekçesiz olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre;
    1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"nun 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’nun 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"nun 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması,
    2) Tahsil edilmeyen gümrük vergileri miktarı gözetilip temel cezanın belirlenmesine ilişkin TCK"nin 61. maddesi ile çelişecek şekilde ve benzer olaylarla karşılaştırıldığında eylem ile ceza arasındaki dengeyi bozacak şekilde doğrudan hükmedilen adli para cezasında teşdit uygulanması,
    3) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    4) Suça konu eşyalara ilişkin olarak iddianamede müsadere talebinde bulunulmadığı halde, ek savunma da alınmaksızın eşyaların müsaderesine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.