10. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1677 Karar No: 2019/7598 Karar Tarihi: 17.10.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/1677 Esas 2019/7598 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2019/1677 E. , 2019/7598 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi No : 2017/527-2018/433
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamından sonra davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan Belediye Başkanlığı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Kusur raporlarının, 506 sayılı Yasa, 4857 sayılı Yasanın 77. ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün 2 vd maddelerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. 4857 sayılı Yasanın 77. maddesi; “İşverenler işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdürler. İşverenler, işyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği önlemlerine uyulup uyulmadığını denetlemek, işçileri karşı karşıya bulundukları mesleki riskler, alınması gerekli tedbirler, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek ve gerekli iş sağlığı ve güvenliği eğitimini vermek zorundadırlar...” düzenlemesini içermektedir. Anılan düzenleme, işçiyi gözetim ödevi ve insan yaşamının üstün değer olarak korunması gereğinden hareketle; salt mevzuatta öngörülen önlemlerle yetinilmeyip, bilimsel ve teknolojik gelişimin ulaştığı aşama uyarınca alınması gereken önlemlerin de işveren tarafından alınmasını zorunlu kılmaktadır. İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Eldeki dava dosyası incelendiğinde bir önceki bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediği, bozma ilamında bilhassa belirtilen husus hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmayan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple özellikle titreşim yaratarak sigortalının düşmesine sebep olduğu belirtilen kepçe operatörünün davranışı değerlendirilerek, davaya konu olayda kusurunun bulunup bulunmadığı konusunda, olayın gerçekleştiği iş kolunda iş güvenliği bakımından uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden uygun bir kusur raporu alınmadan ve dosya içinde bulunan diğer kusur raporları arasındaki çelişkiler giderilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi de bozmayı gerektirir. Açıklanan sebeplerle davacı kurum ve davalı ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan Belediye Başkanlığı"na iadesine, 17/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.