Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gaziantep 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair verilen 29.06.2011 gün, 2010/366 E – 2011/390 K sayılı kararın incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 20.03.2012 gün, 2011/16566 E. – 2012/5320 K sayılı ilamı ile,
(...Dava, kamulaştırılmak suretiyle davalı idareye devredilen, ancak; imar planları değiştirilerek 3. şahsa satılan taşınmazla ilgili kamulaştırma işlemlerinin yok sayılarak, davacılara ödenen kamulaştırma bedeli düşüldükten sonra kalan yerin gerçek değerinin hesaplanarak davalı idareden tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; dava konusu taşınmazın tamamının 1/1000 ölçekli imar planında spor tesisleri alanında kaldığından davacıların da talebi üzerine 17.03.1998"de kamulaştırılmasına karar verildiği, davacıların paylarına düşen 75.530,48-TL karşılığı davalı idareyle anlaşmaya vardıkları ve 2942 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince davacıların hisselerinin satış suretiyle Gaziantep Büyükşehir Belediyesi adına tescil edildiği anlaşılmıştır.
Davaya konu taşınmazın anlaşma yoluyla kamulaştırıldığı ve ferağ verilmek suretiyle davalı idare adına tapuya tescil edildiği sabittir.
Bu nedenle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 8. maddesi uyarınca taşınmaz maliki ile varılan uzlaşma sonucu yapılan kamulaştırmalara karşı dava açılamayacağından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir…)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, kamulaştırma nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, kamulaştırılmak suretiyle davalı idareye devredilen, ancak; imar planları değiştirilerek 3.şahsa satılan taşınmazla ilgili kamulaştırma işlemlerinin yok sayılarak, davacılara ödenen kamulaştırma bedeli düşüldükten sonra kalan yerin gerçek değerinin hesaplanarak davalı idareden tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı idare vekili, dava konusu taşınmazın encümen kararına istinaden kamulaştırma yasasının 8. maddesine göre anlaşma hükümlerine uygun olarak satın alınıp, mülkiyetinin devredildiğini belirtilerek davanın reddine karar verilmesi istemiştir.
Mahkemece, kamulaştırma ile kamu malı niteliğini kazanan bir taşınmazın imar uygulamasına tabi tutarak özel mülkiyete konu edilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı idare vekilinin temyizi üzerine, Özel Daire’ce yukarıya metni aynen alınan gerekçe ile karar bozulmuştur.
Yerel Mahkemece, önceki karardaki gerekçeler genişletilmek suretiyle direnme kararı verilmiş, direnme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 8. maddesi uyarınca taşınmaz maliki ile varılan uzlaşma sonucu yapılan kamulaştırmalar da aynı kanununun 22 ve 23. maddeleri gereğince idarenin kamulaştırmadan sonraki davranışları nedeniyle taşınmaz bedeli talebine ilişkin dava açılıp açılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Hukuk Genel Kurulu’ndaki görüşme sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, ilk olarak 12.07.2013 tarihinde kabul edilerek, 02.08.2013 günlü resmi gazete yayınlanarak yürürlüğe giren 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 26. maddesi ile değişen 04.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 22 nci maddesinin ve aynı yasanın 28. maddesi ile 2942 sayılı Kanuna eklenen geçici 8. maddenin eldeki davaya etkisinin ne olacağı hususu tartışılmış ve oybirliğiyle anılan değişikliğin eldeki davaya etkisinin olmadığına karar verilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nca işin esasına yönelik yapılan görüşmeler sonucu; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 8/7 maddesinde belirtilen “Bu madde uyarınca satın alınan veya trampa edilen taşınmaz mal, kaynak veya irtifak hakkı, sahibinden kamulaştırma yolu ile alınmış sayılır ve bu şekilde yapılan kamulaştırmaya veya bedeline karşı itiraz davaları açılamaz.” hükmünün anlaşma yoluyla da olsa kamulaştırılan taşınmazın kamu yararı kalmaması sebebiyle satılmasından sonra idarenin kamulaştırmadan sonraki davranışlarını düzenleyen aynı kanunun 22 ve 23. maddeleri gereğince açılacak davaları kapsamadığı, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 8. maddesinin somut olayda uygulama yerinin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Hal böyle olunca; Yerel Mahkemece, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 8. maddesinin somut olayda uygulama yerinin bulunmadığına ilişkin direnme kararının usul ve yasaya uygun olduğu kabul edilmiş ve bu yöne ilişkin olarak direnme kararının onanması gerekmiştir.
Ne var ki, somut olayda değerlendirilmesi gereken 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 22 ve 23. maddeleri Özel Daire’ce incelenmediğinden, davalı idare vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daire’ye gönderilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 8. maddesinin somut olayda uygulama yerinin bulunmadığına ilişkin direnmesi yerinde görüldüğünden, davalı vekilinin aynı kanunun 22 ve 23. maddelerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 5.HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440/I maddesi uyarınca hükmün tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.11.2013 gününde yapılan görüşmede oybirliği ile karar verildi.