13. Ceza Dairesi Esas No: 2016/17901 Karar No: 2018/8706 Karar Tarihi: 04.06.2018
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/17901 Esas 2018/8706 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, hırsızlık suçu işleyen sanığın mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak kararda, suçun işleniş şekli ve malın değerinin belli olmaması nedeniyle verilen cezada indirim yapılmaması nedeniyle hüküm bozulmuştur. Kararda, Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararı da dikkate alınarak, hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme kararında, suç tarihi itibariyle sanığın 5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinin 2. fıkrasının (h) bendine uyduğu, ancak aynı Yasanın 142. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uygulanarak hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Ayrıca, suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyeceği, ancak malın değerinin belli olmaması nedeniyle cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 142. maddesi (Hırsızlık) ve 145. maddesi (Kötü Niyetle Yapılacak Dolandırıcılık ve Hırsızlıkta Malın Değerinin Dikkate Alınması) detaylı olarak ele alınmıştır.
13. Ceza Dairesi 2016/17901 E. , 2018/8706 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Suçun cami içerisinde ve duvara monte edilmiş vaziyette olan bağış kutusunun zorlanarak açıldığı ve içersindeki paranın bu şekilde çalındığı, sanığın eyleminin suç tarihi itibariyle 5237 sayılı TCK"nın 142. maddesinin 2. fıkrasının (h) bendine uyduğu gözetilmeden aynı Yasanın 142. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uygulanarak hüküm kurulması, 2-Sanığın suçu işlediğini ikrar etmekle birlikte, aldığı paranın miktarını hatırlamaması ve müştekinin zararın miktarı konusunda herhangi bir beyanda bulunmaması karşısında; sanık hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin belli olmaması nedeniyle, TCK"nın 145. maddesi gereğince sanığa verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"un 326/son. maddesinin gözetilmesine 04/06/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.