Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/8385 Esas 2015/2629 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8385
Karar No: 2015/2629
Karar Tarihi: 16.04.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/8385 Esas 2015/2629 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, davalı kooperatifin ortağı olan müvekkilin aidat ve ödentilerini ödediği halde daire teslim edilmediği ve kooperatifin başka daireleri bulunmadığı gerekçesiyle açılmıştır. Davacı, 50.000 TL tazminat ve yasal faiz talep etmiştir. Davalı, davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, davacının kooperatif üyesi olduğunu ve diğer üyelere tahsis edilen konutların davacıya tahsis edilmediğini tespit etmiş ve davalı kooperatifin davacıya 65.590 TL tazminat ödemesine karar vermiştir. Daire, mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. Kararda, Türk Borçlar Kanunu'nun ilgili maddelerine atıfta bulunulmuştur.
23. Hukuk Dairesi         2014/8385 E.  ,  2015/2629 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    Davacı vekili, davalı kooperatifin ortağı olan müvekkilinin aidat ve ödentilerini tam olarak ödediğini, kendisine daire teslim edilmesini beklerken kooperatifin yeni yapılacak blok için yeri kalmadığını ve kooperatifin 45 daire dışında başka dairesinin olmadığını öğrendiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 07.06.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 70.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davalı vekili, davacının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğinden 14.03.2012 tarihli yönetim kurulu kararı ile kooperatif üyeliğinden çıkarıldığını, üyelikten çıkarılma kararının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini, kooperatifin uygun bir arsa alarak yahut satın alma yoluyla daireleri teslim yoluna gideceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının dava tarihi itibariyle kooperatif üyesi olduğu, diğer üyelere konut tahsis edildiği halde davacıya konut tahsis edilmediği, davacıya verilebilecek tahsisi yapılmamış bağımsız bölüm bulunmadığı, davacının davalı kooperatiften 65.590,00 TL tazminat alacağı bulunduğu gerekçesiyle, 65.590,00 TL nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verildiği hükmün Dairemizin 16.10.2012 tarih 2012/4696 Esas, 2012/6059 Karar sayılı ilamıyla mahkemece davacı hakkındaki ihraç prosedürünün sonucunun beklenilmesi, üyelik sıfatının devam ettiğinin belirlenmesi halinde, bundan sonra davanın esasına girilmesi gerektiği belirtilerek bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek davacı hakkındaki ihraç kararının iptali yönünden açılan davanın sonucunun beklendiği, davacının üyeliğinin devam ettiğinin anlaşılması üzerine yapılan yargılamada davacının kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptaline ilişkin mahkeme ilamının kesinleştiği, diğer üyelere konut tahsis edildiği halde davacıya konut tahsis edilmediği, 23.05.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre tamamlanan tüm bağımsız bölümlerin üyelere dağıtıldığı, davacıya verilebilecek tahsisi yapılmamış bağımsız bölüm bulunmadığı, 23.01.2012 tarihli rapora göre davacının, davalı kooperatiften, dava tarihi itibariyle 65.590,00 TL tazminat alacağı bulunduğu gerekçesiyle, 65.590,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.