Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/21327
Karar No: 2016/3737
Karar Tarihi: 09.02.2016

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/21327 Esas 2016/3737 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/21327 E.  ,  2016/3737 K.
"İçtihat Metni"


Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01.01.1997 ile 21.07.2013 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ihtilaflı dönemde, bazı dönemlerde dava dışı işyerlerinden davacı adına çalışma bildirilmesinin, davacının davalı işyerinde sürekli çalışmasının bulunmadığını gösterdiği, davacının 2008 yılı öncesine ilişkin taleplerinin 5 yıllık yasal hak düşürücü süreye uğradığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Sigortalı, bildirimsiz kalan çalışmalarının tespitini hak düşürücü sürenin işlemeye başladığı, hizmetin geçtiği yılın sonundan itibaren beş yıl (20.06.1987 tarihinde on yıla çıkarılmıştı. Ancak 01.06.1994 tarihinde tekrar beş yıla indirildi.) içerisinde isteyebilir. Hak düşürücü süre, bildirimsiz kalan çalışmalar yönünden öngörülmüştür.
İşverenin, sigortalılara ilişkin hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği Kanunun 79/1. maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde, işverence Kuruma verilecek belgeler; işe giriş bildirgesi, aylık sigorta primleri bildirgesi, dönem bordrosu vd. şeklinde sıralanmıştır. Bu belgelerden birisinin dahi Kuruma verilmiş olması veya Kurumca, fiilen ya da kayden sigortalı çalışma olgusunun tespiti halinde hak düşürücü süreden söz edilemeyecektir.
Kesintili çalışmanın varlığı halinde ise, kesintinin öncesi ve sonrasında oluşacak her çalışma devresi için dava koşullarının varlığı yukarıda belirtilen olgular dikkate alınarak belirlenecektir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 1005207 sicil numaralı davalı işyerinin 17.04.2008 tarihinde 506 sayılı Kanun kapsamına alındığı, bu işyerinden 17.04.2008 ve 05.06.2008 tarihlerinde davacı adına işe giriş bildirgelerinin verildiği ve buna bağlı olarak 17.04.2008 – 25.04.2008, 05.06.2008 – 30.05.2009 ve 19.09.2009 – 21.07.2013 tarihleri arasında çalışmalarının bildirildiği, yine 29.06.2007 - 16.04.2008 tarihleri arasında davalı işverene ait 1003336 sicil numaralı işyerinden çalışmalarının bildirildiği, ihtilaflı dönemde davacı adına -çoğu inşaat işyeri olmak üzere birçok işyerinden kesintili şekilde çalışmaların Kuruma bildirildiği görülmüştür.
Somut olayda; davalı şirketin hangi tarihten itibaren aktif olduğunun araştırılmadığı, bu kapsamda ilgili ticaret sicil müdürlüğünden tescil tarihinin, vergi dairesinden vergi kaydının sorulmadığı, davalı işveren adına kayıtlı işyerlerinin araştırılmadığı, ihtilaflı dönemde davacının başka işyerlerinden bildirilen çalışmaların doğruluğu ile bu işyerleri ile davalılardan işveren arasındaki ilişkinin araştırılmadığı, buna göre eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiği anlaşılmıştır.
Yapılacak iş;
a) İlgili ticaret sicil müdürlüğünden davalı şirketin tescil tarihini, vergi dairesinden vergi kaydını sormak suretiyle davalı şirketin hangi tarihten itibaren aktif olduğunu belirlemek,
b) Ondan sonra davalı işveren adına tescilli olan işyerlerini Kurumdan sormak ve ruhsatlarını araştırmak suretiyle tespit etmek,
c) Tespit edilen işyerlerinin ihtilaflı döneme ilişkin tüm dönem bordrolarını getirtmek ve bu bordrolarda ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, S.. K.., zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak,
d) Yine davacı adına ihtilaflı dönemde başka yerden bildirilen çalışmaların gerçek olup olmadığını araştırmak, bu kapsamda davacının çalışmalarının bildirildiği işyerlerinin sahipleri ile ilgili işyerlerinin dönem bordroları getirtilmek suretiyle bu işyerlerinde çalıştığı anlaşılan tanıkların yöntemince beyanlarını almak,
e) Buna göre davacının davalı işyerinde geçen çalışmalarının süresi ile çalışmalarında kesinti olup olmadığını netleştirmek,
f) Tespit edilen mevcut duruma göre hak düşümü süresini yeniden değerlendirmek,
g) Gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,
temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacıya iadesine ve aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılardan H.. S..." a yükletilmesine
09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi