14. Ceza Dairesi 2020/4289 E. , 2021/1502 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama, konut dokunulmazlığının ihlali, tehdit (sanık ... ...), cinsel saldırı (sanık ...), mala zarar verme ( sanıklar... ve ...ile suça sürüklenen çocuk)
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanıklar ..., ... ile ...haklarında kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Olayın oluş şekli ve zamanı, sanıkların eylemlerini plan dahilinde tasarlayarak gerçekleştirmeleri, haksız tahrik kabul edilen müşteki... ile mağdur ... arasındaki duygusal ilişkinin suç tarihinden beş ay önce de sanıklar tarafından bilinmesi karşısında, sanıklar... ve ...haklarında belirlenen cezalarda koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK"nın 29. maddesi ile indirim yapılması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, eleştiri dışında hükmedilen cezaların nevi ve miktarları itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, sanık ... müdafisi ile sanıklar ... ve..."in yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Oluşa uygun kabule göre, olay tarihinde on beş-on sekiz yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuğun eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 151/1. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunu oluşturup, öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde belirtilen göre 8 yıllık olağanüstü dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve suç tarihi ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, suça sürüklenen çocuk hakkında müsnet suçtan açılan kamu davasının aynı Kanunun 322 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE,
Sanık ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Oluşa uygun kabule, olay gecesi mağdurenin kaldığı eve gelen sanığın, yakalayıp, kıyafetini yırtarak göğüslerine dokunduğu mağdurenin direnerek evden kaçtığı tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından, mevcut haliyle sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 102/1. maddesinde düzenlenip, şikayet üzerine takip edilen cinsel saldırı suçunu oluşturduğu ve mağdurenin 20.09.2013 tarihli duruşmada şikayetinden vazgeçmesi karşısında, sanıktan vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre değerlendirme yapılması gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Mağdurenin beden veya ruh sağlığının bozulduğuna dair bir tespit bulunmaması karşısında, sanık hakkında lehe olan 6545 sayılı Kanun değişikliğinden önceki 5237 sayılı TCK"nın 102/1. maddesinin tatbiki gerekirken lehe aleyhe kanun değerlendirmesi de yapılmaksızın yazılı şekilde anılan kanun değişikliğinden sonraki düzenlemeye göre hüküm kurulması suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık ... ile suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.02.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.