18. Ceza Dairesi 2017/6702 E. , 2018/224 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanık hakkındaki seçimlik hapis cezası TCK"nın 50/2. maddesine aykırı olarak para cezasına çevrilmişse de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sanık ...’nun ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) Sanığın, avukat olan katılanın davacı vekili sıfatıyla kendisine karşı açmış olduğu dava nedeniyle, telefonla yaptığı konuşma sırasında "sen kim oluyorsun da bana dava açıyorsun, sana gününü göstereceğim " ve “ofisinize gelip size gününüzü göstereceğim "şeklindeki sözlerinin, bir bütün halinde, yargı görevi yapan katılana karşı görevi yaptırmamak için direnme ve katılan ... Gökalp’a yönelik tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, her iki katılana karşı tehdit suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
b) Kabule göre de;
Sanığın, yukarıda belirtilen tehdit sözlerinin TCK"nın 106/1. maddesinin son cümlesinde düzenlenen basit tehdit suçunu oluşturduğu düşünülmeden, aynı Kanun maddesinin ilk cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nun ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmekle tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.01.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.