13. Hukuk Dairesi 2016/26295 E. , 2016/24168 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, dava dışı Necmett"in davalı ile yaptığı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesindeki alacak hakkını davacıya devir ettiğini, 3 adet senet bedelleri toplamını davacının ödediğini, davalı tarafça taşınmazın belirlenen tarihte bitirilip teslim edilmemesi üzerine ve aradaki satış vaadi sözleşmesi resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğundan, alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini, neticede itirazın iptali ile takibin devamını talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, HMK 114/C, ve 115/2. Maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığı nedeni ile davanın usulden reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı yasanın 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda; davalının müteahhit olduğu ve dava konusu işte tacir olduğu, davalı müteahhit tarafından dava dışı Necmettin"e daire satıldığı, Necmettin tarafından bu daire davacıya temlik edildiğine göre, davacı bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olup, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tüketici işlemi olduğunun kabulü gerekir. Bu itibarla uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek, hüküm tesisi gerekirken, genel mahkemelerin görevli olduğundan bahisle, görevsizlik kararı verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.