3. Ceza Dairesi 2017/3559 E. , 2017/7563 K.
"İçtihat Metni"
Nitelikli kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Muş Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 19/01/2017 tarihli ve 2017/111 soruşturma, 2017/72 esas, 2017/37 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 174/1-b. maddesine aykırı düzenlendiğinden bahisle iadesine dair Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/01/2017 tarihli ve 2017/9 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Muş Ağır Ceza Mahkemesinin 31/01/2017 tarihli ve 2017/48 değişik iş sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 09.04.2017 tarih ve 2017/1784 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 25.04.2017 tarih ve 2017/24349 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesince, suça sürüklenen çocuğa atılı silahla kasten yaralama suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinde yapılan değişiklik ile uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle uzlaştırma işlemi yapılmaksızın iddianame düzenlendiği gerekçesiyle iddianamenin iadesine dair karar verilmiş ve mercii tarafından aynı gerekçeyle itirazın reddine yönelik karar tesis edilmiş ise de; 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Kanun’un 253.maddesine eklenen 1/c bendinde “Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar.” şeklinde düzenleme yapılarak suça sürüklenen çocuklar yönünden üst sınırı 3 yılı geçmeyen hapis cezasını gerektiren suçlar da uzlaştırma kapsamına alındığı, ancak benzer bir olay nedeniyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 2015/11203 esas, 2016/16237 sayılı ilamında yer alan “...Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca "Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlar" ile 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nin 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakta ise de; hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde eylemin nitelikli hırsızlık suçuna dönüşeceği, TCK"nin 141. maddesinin üst sınırını arttıracağı ve eylemi uzlaşma kapsamı dışına çıkaracağı gözetilip yüklenen suçu gece vakti işlediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında uzlaşma hükümleri uygulanamayacağı..” şeklindeki açıklamalar da nazara alındığında, somut olayda suça sürüklenen çocuğa atılı 5237 sayılı Kanun’un 86/1 ve 86/3-e maddelerinde düzenlenen suçun üst sınırının 3 yılı aştığı cihetle uzlaşma kapsamında kalmadığı gözetilmeksizin itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine dair karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; Muş Ağır Ceza Mahkemesinin 31/01/2017 tarihli ve 2017/48 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4.maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 31.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.