Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/572 Esas 2018/1368 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/572
Karar No: 2018/1368
Karar Tarihi: 24.04.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/572 Esas 2018/1368 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar, Bölge Adliye Mahkemesince incelenmiştir. Sanık bir silahlı terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla yargılanmış ve mahkum edilmiştir. Ancak yapılan temyiz sonucu, kararın kanuna uygun olarak verilmediği sonucuna varılmıştır. TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanun 5, TCK’nın 62, 53, 58/9 ve 63. maddelerine göre yapılan incelemede, yargılama sürecinin kanuna uygun yapıldığı, mahkeme kararının doğru olarak nitelendirildiği ve sanığın suçlu olduğu sonucuna varılmıştır. Kanun maddelerine bakıldığında TCK’nın 314/2 maddesi terör örgütüne üye olmak suçunu düzenlerken, 3713 sayılı Kanun 5, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun'dur ve terör faaliyetleri finansmanını önleme amaçlıdır. TCK’nın 53, 58/9 ve 63. maddeleri ise farklı konuları düzenlemektedir.

16. Ceza Dairesi 2018/572 E. , 2018/1368 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Kırşehir Ağır Ceza Mahkemesinin 30.03.2017 tarih ve
2016/148 Esas - 2017/40 Karar sayılı hükmünün
kaldırılarak TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanun 5,
TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca
mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 24.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.