13. Hukuk Dairesi 2016/23787 E. , 2019/2596 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, oto galericilik yapan davalı şirketle traktör alış verişinde bulunup, karşılığında da 12.05.2008 vade tarihli ve 32.500,00 TL bedelli senedi keşide ederek, davalıya verdiğini, bilahare senet bedelinden 31.636,44 TL"yi davalı hesabına gönderdiğini, bakiye 863,56 TL"nin ise senetle beraber zamanaşımına uğradığını, söz konusu senet nedeniyle, davalının ... 4.İcra Müdürlüğü"nün 2013/911 sayılı dosyasında hakkında takip başlattığını ileri sürerek; takip nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı şirket vekili, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, İcra İflas Kanunu"nun (İİK) 168/5 maddesi gereğince, süresi içerisinde zamanaşımı definde bulunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, zamanaşımına uğradığı iddia olunan senede dayalı başlatılan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti isteğine ilişkindir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren TTK"nın 5. maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” hükmü yer almaktadır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/3. maddesine göre de; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. Anılan yasa hükümleri gereği, davacı, davalı ile aralarında traktör satışından kaynaklı borç ilişkisi olduğunu ileri sürmüş olup, davacı tacir olmadığı gibi, eldeki dava da Türk Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan değildir. Görev kamu düzeni ile ilgili olup, yargılamanın her safhasında ve re"sen nazara alınmalıdır. Hal böyle olunca, mahkemece, kurulacak ara karar ile davaya Asliye Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla bakılmaya devam edilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde Ticaret Mahkmesi Sıfatıyla karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenle kararın BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenle davacının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.