1. Hukuk Dairesi 2016/16365 E. , 2017/821 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi davasının kısmen kabulü ile ...’ın elatmasının önlenmesine, ... tarafından açılan tapu iptal ve tescil davasının kabulüne, yıkım davası ile ... ... tarafından açılan tapu iptal ve tescil davasının reddine, ..., ... ve ... tarafından takip edilmeyen ve üç aylık yasal süre içerisinde yenilenmeyen davaların açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacı ... ve birleştirilen davacı ... ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Davacı ve birleştirilen davaların davalısı ..., maliki olduğu 1082 parsel sayılı taşınmaza haklı ve geçerli bir nedenleri olmaksızın, davalılardan ... ve ..."ın ev yapmak; ... ve ..."in sera yapmak; ..."ın ise ekip biçmek suretiyle el attıklarını ileri sürerek elatmalarının önlenmesini ve haksız elatılan taşınmaz üzerindeki yapıların yıkılmasını istemiştir.
Birleştirilen davada davacı ... ..., dava konusu taşınmazda tersimat hatası olduğunu ileri sürerek asıl davacı ...’un tecavüzde bulunduğu kısmın 1082 parselden iptali ile 1083 parsel malikleri adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ve birleştirilen davanın davacıları ... ve ..., 1082 parselde kalan seranın 1086 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığını, kadastro çalışmaları sırasında tersimat hatası yapıldığını ileri sürerek tapu iptal ve adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı ve birleştirilen davanın davacıları ... ve ..., 1082 parsel sayılı taşınmazda bulunan evi iyiniyetle yaptıklarını ileri sürerek temliken adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı ... çekişme konusu yerin ...’a ait olduğunu ve onun çocukları adına ekip biçtiğini, gelirlerini onlara verdiğini, kendisinin bir menfaati olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
./..
Mahkemece elatmanın önlenmesi davasının kısmen kabulü ile ...’ın elatmasının önlenmesine, ... tarafından açılan tapu iptal ve tescil davasının kabulüne, yıkım davası ile ... ... tarafından açılan tapu iptal ve tescil davasının reddine, ..., ... ve ... tarafından takip edilmeyen davaların açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ve birleşen davanın davalısı ...’un maliki olduğu 1082 parsel sayılı taşınmaz, davalılar ve birleşen davanın davacıları ..., ..., ... ile ...’in paydaşı oldukları 1086 parsel sayılı taşınmaz ve birleştirilen davanın davacısı ... ...’ın paydaşı olduğu 1083 parsel sayılı taşınmazın ilk tesis kadastrosunun 1973 yılında yapıldığı, Kadastro Müdürlüğü’nce 06/08/2007’de 1082 ve 1086 nolu parsellerin ortak sınırı paftaya tersim edilirken hata yapıldığı anlaşıldığından, 1082 nolu parselin alanının 6347.82 m2, 1086 nolu parselin alanının ise 5476.95 m2 olarak düzeltilme kararı verildiği, bu karara karşı davacı ... tarafında ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2007/286 E., 2009/137 K., sayılı dosyası ile dava açıldığı mahkemece davanın husumetten reddine karar verildiği ve kararın 12/12/2009 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece esas yönünden karar verilmiş ise de; yargılama aşamasında dava konusu taşınmazlarda 27/05/2011 tarihinde 3402 sayılı Kanunun 22/a maddesi gereğince yenileme kadastrosu yapıldığı, davacıya ait 1082 parselin 153 ada 1820 parsel, komşu 1083 parselin 153 ada 1821 parsel ve komşu 1086 parselin 153 ada 1828 parsel olarak kadastro tutanaklarının düzenlendiği ve görülmekte olan dava dosyasının, taşınmazların sınır uyuşmazlığına ilişkin olması nedeniyle davalı olduğu belirtilmek suretiyle tutanakların kadastro mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. 3402 sayılı Kanunun 27. maddesi gereğince kesinleşmemiş kadastro tutanaklarındaki haklara ve sınırlandırmalara ilişkin davaya bakma görevi kadastro mahkemesine aittir.
Hal böyle olunca, mahkemece, Kadastro Müdürlüğü’nce gönderilen kadastro tutanaklarıyla birleştirilmek üzere asıl ve birleştirilen ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2005/194 E., 2005/184 K., ile 2005/195 E., 2005/185 K., sayılı dava dosyalarının görevli kadastro mahkemesine gönderilmek üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın esası hakkında karar verilmiş olması isabetsizdir.
Davacı ve birleştirilen davaların davalısı ... ile birleştirilen davanın davacısı ... ...’ın temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 13.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.