Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 06.01.2017 gün ve 94660652-105-16-14874-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16.01.2017 gün ve 2017/2635 KYB. sayılı ihbarnamesi ile;
Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...’un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 204/1 ve 43. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/02/2009 tarihli ve 2008/287 esas, 2009/33 sayılı kararının “dosya kapsamına göre, sanık tarafından daha önceden doğmuş olan borcunu ödemek amacıyla suç tarihinde katılana sahte olarak düzenlenmiş suça konu çekleri cirolayarak vermesinden ibaret somut olayda; Mahkemece, sanığın aynı kast altında zincirleme olarak birden çok kez sahtecilik yaptığı gerekçesiyle sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43.maddesi uyarınca uygulama yapılmış ise de, sanığın savunması ile katılan beyanı birlikte değerlendirildiğinde suça konu çeklerin aynı anda verildiği, eylemler arasında bir zaman aralığı bulunmadığı cihetle zincirleme suç hükümlerinin uygulanma imkanı bulunmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde fazla ceza tayininde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; sanığın savunmasında katılanın ifadelerinde açık bir şekilde keşidecisi aynı kişi olan suça konu birden fazla çekin aynı anda verildiği, "değişik zamanlarda" koşulunun gerçekleşmediği, bu nedenle sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanma imkanı bulunmadığı anlaşılmakla; ihbarnamedeki kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Bursa 5.Ağır Ceza Mahkemesi"nin 11.02.2009 tarih ve 2008/287 esas, 2009/33 sayılı kararının TCK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4.fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün olduğundan; sanık ..."un sübutu kabul edilen resmi evrakta sahtecilik suçundan eylemine uyan TCK"nın 204/1.maddesi uyarınca TCK"nın 61/1.maddesi gereği belge sayısı da dikkate alınarak takdiren ve teşdiden 2 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmün bu şekilde infazına, diğer hususların aynen yerinde bırakılmasına, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.