Esas No: 2021/25873
Karar No: 2022/6210
Karar Tarihi: 16.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/25873 Esas 2022/6210 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/25873 E. , 2022/6210 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, özel hayatın gizliliğini ihlal, fuhuş, şantaj
HÜKÜM : Şantaj suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması, diğer atılı suçlardan beraat
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi.
Sanık hakkında şantaj suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabul olup, temyiz yeteneğinin bulunmadığı ve aynı Kanunun 264. maddesine göre bu karara yönelik temyiz istemi itiraz mahiyetinde kabul edilerek bu hususta mahallinde merciince değerlendirilme yapılması gerektiğinden, incelemenin çocuğun nitelikli cinsel istismarı, fuhuş ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyizlerle sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
Mağdure vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Suç tarihinde on sekiz yaşı içerisinde bulunan mağdurenin, aşamalarda yargılamaya dahil edilmeksizin yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin katılımıyla gerçekleştirilen yargılama neticesinde kurulan hükümlerin vekil tarafından temyiz edilmesinden dolayı bu temyize muvafakati olup olmadığı hususunda mağdureye ihtar şerhli gerekçeli hükümlerin tebliği yapılmasına dair Yargıtay kapatılan 14. Ceza Dairesince verilen 10.03.2021 gün ve 2016/9653 Esas, 2021/2003 sayılı tevdi kararına istinaden dosyanın gönderildiği mahkemece usulüne uygun şekilde yapılan ihtar şerhli gerekçeli hükümlerin tebliğine rağmen mağdurenin anılan kararları temyiz etmediği dosya içeriğinden anlaşılması karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle tayin edilen vekilin davaya katılma ve hükümleri temyize hakkı bulunmadığı gibi mahkemece verilen katılma kararı da bu hakkı vermeyeceğinden, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Katılan Bakanlık vekilinin fuhuş ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Tüm dosya kapsamı ile gerekçe içeriğine göre mahkemece kabul ve takdir kılınmış beraat hükümleri usul ve kanuna uygun bulunduğundan, katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Katılan Bakanlık vekilinin özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan hüküme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise;
Sanığa isnat edilen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen
Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 81. maddesi ile yapılan değişiklikten önce ve suç tarihinde yürürlükte bulunan TCK’nın 134. maddesinin 1. fıkrasının 2. Cümlesinde düzenlenip, öngörülen cezanın üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e maddesinde belirtilen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresine tabi bulunduğu ve beraat eden sanığın mahkeme sorgusunun yapıldığı 21.09.2011 ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca müsnet suçtan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 16.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.