Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlunun emekli maaşına konulan haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmış olup, bu hali ile İİK. nun 82/1.maddesi ile 5510 Sayılı Yasanın 93.maddesine dayalı haczedilmezlik şikayetidir.17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 sayılı yasanın 93.maddesi “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” Bu maddeye, 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 Sayılı Kanunun 32.maddesiyle “Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir” ibareleri eklenmiştir. Buna göre, icra müdürü borçlunun önceden muvafakatinin bulunması halinde gelir, aylık ve ödenekleri üzerine haciz koyabilecektir. Kural olarak, borçlu, İİK. nun 83/a maddesi uyarınca, haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir. (HGK. 31.3.2004 tarih 2004/12-202 E.196 K, 31.3.2004 tarih 2004/12-167 E. 185.K.) Ancak 5510 sayılı yasa gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri yönünden, İİK. nun 83/a maddesinde ki genel kuralın aksine, takibin kesinleşmesinden sonra olmak koşulu ile borçlunun haciz tarihinden önceki muvafakatinin geçerli olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.Somut olayda, alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin borçluya 06.07.2009 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 29.07.2009 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile "halen Verem Savaş Dispanseri"nde memur olarak çalıştığını, maaşından haciz olmayan kısmından ayda 200TL haczedilmesine muvafakat ettiğini, emekli olduğu takdirde emekli maaşının ve emekli ikramiyesinin haczine muvafakat ettiğini" bildirdiği görülmüştür. Her ne kadar borçlunun bu muvafakati takibin kesinleşmesinden sonra olmakla 5510 sayılı yasanın 93.maddesine uygun ise de muvafakatin yapıldığı tarihte borçlu emekli maaşı almadığından ve buna göre henüz doğmamış bir haktan muvafakat söz konusu olamayacağından, anılan muvafakat geçersizdir.Öte yandan, kesintilerin İİK. nun 361. maddesinin uygulanması suretiyle geri alınması mümkün değildir. Anılan istemin borçlu tarafından genel mahkemede açılacak bir istirdat (geri alma) davasında tartışılması gerekir.O halde mahkemece şikayetin kabul edilerek haczin kaldırılmasına karar verilmesi yerine şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.