20. Hukuk Dairesi 2017/5236 E. , 2017/2755 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 1. Asliye Hukuk ve ... Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tazminat istemine ilişkindir.
... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın ticari dava niteliğinde olduğu, HSYK"nın 23.07.2015 tarih 1157 sayılı kararıyla ..."de müstakil asliye ticaret mahkemesinin kurulup 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçtiğinden davaya bakma görevinin asliye ticaret mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
... Asliye Ticaret Mahkemesi ise; "...davanın 6102 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce 09.02.2009 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açıldığı, ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişkinin işbölümü ilişkisi olduğu, davalıların işbölümü itirazında bulunmadıklarından davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Somut olayda, davacı vekili, 13/10/2008 tarihli konşimento ile... gemisiyle ..."den .... ..."ye sac yükü taşındığını, 13/10/2008 tarihinde gemiye yüklenen malların teslimi gereken süreden çok uzun süre sonra 29/01/2009 tarihinde müvekkiline, Varna limanında teslim haline getirildiğini, malın teslimi için mutat sürenin aşıldığını, çelik fiyatlarındaki düşme nedeniyle müvekkilinin 1.515.173,40-ABD Doları zarara uğradığını, diğer yandan 2009 yılında soğuk rulo sac ithalatı için alınan gümrük vergisinin arttırılması nedeniyle müvekkilinin ödemek zorunluluğunda olduğu gümrük vergisi farkının 204.237,08-ABD Doları olduğunu, malın geç teslim edilmesi nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın 1.719.410,48-ABD Doları ve ayrıca taşınan malda meydana gelen hasar nedeniyle 50.000,00-ABD Doları olduğu, meydana gelen hasarla ilgili olarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/17 D.İş dosyasıyla tespit yaptırdıklarını, karşı tarafın yüke karşı özen borcunu kusurlu olarak ihlal ettiğini ifade ve özetle; malların hasarlı olması ve müvekkiline geç teslim edilmesine bağlı olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 1.769.410,48-ABD Dolarının bankaların dövize uyguladıkları en yüksek banka reeskont banka faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası satış kuru üzerinden davalı taraftan tahsiline, alacağın gemi alacaklısı hakkını vermesi nedeniyle rehinin paraya çevrilmesi suretiyle elde edilecek bölümün rehinli maldan tahsil edilebileceğinin tespitine,.... gemisinin seferden men"ine ilişkin ihtiyati tedbir kararının devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Kanunun 5. maddesinde "...Aksine hüküm olmadıkça, dava olunan şeyin değerine göre asliye hukuk veya sulh hukuk mahkemesi ticari davalara dahi bakmakla vazifelidir.
Şu kadar ki; bir yerde ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalarla hususi hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere ticaret mahkemesinde bakılır.
İkinci fıkrada yazılı hallerde, münhasıran iki tarafın arzularına tabi olmayan işler hariç olmak üzere, bir davanın ticari veya hukuki mahiyeti itibariyle mahkemenin iş sahasına girip girmediği yalnız iptidai itiraz şeklinde taraflarca dermeyan olunabilir. İtiraz varit görüldüğü takdirde dosya ilgili mahkemeye gönderilir; bu mahkeme davaya bakmaya mecburdur; ancak, davanın mahiyetine göre tatbiki gerekli usûl ve kanun hükümlerini tatbik eder. Ticari bir davanın hukuk mahkemesi, ticari olmayan bir davanın ticaret mahkemesi tarafından görülmesi hükmün bozulması için yalnız başına kafi bir sebep teşkil etmez.
Vazifesizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddi halinde yapılacak muamelelere ve bunların tabi oldukları müddetlere dair usûl hükümleri, iş sahasına ait iptidai itirazın kabulü halinde de tatbik olunur.” hükmüne yer verilmiştir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükteki 6762 sayılı TTK uyarınca ayrı ticaret mahkemesi bulunan yerlerdeki ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki (görev değil) işbölümüne ilişkindir. Dava tarihinde ..."de ayrı ticaret mahkemesi bulunmayıp, HSYK"nın 23.07.2015 tarih 1157 sayılı kararıyla ..."de müstakil asliye ticaret mahkemesi kurulup 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçmiştir. Dava tarihinde müstakil asliye ticaret mahkemesi bulunmadığından iş bölümü itirazından sözedilemez.
Ancak 6102 sayılı TTK"nın geçici 9. maddesinde "Bu Kanunun göreve ilişkin hükümleri, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalarda uygulanmaz. Bu davalar, açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan Kanun hükümlerine tabidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davanın açıldığı 09.02.2009 tarihinde asliye hukuk ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev değil işbölümü ilişkisi olduğu, davalılar tarafından süresinde işbölümü itirazında bulunulmadığı ve iş bölümüne yönelik itirazda bulunulmadan verilen görevsizlik kararının bu nedenle bağlayıcı olmadığı anlaşılmakla davanın, ilk açıldığı ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/04/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.