Taraflar arasındaki davadan dolayı, bozulması üzerine direnme yoluyla; Sakarya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 28.02.2012 gün ve 2011/961 E., 2012/54 K. sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"ndan çıkan 13.02.2013 gün ve 2012/19-576 E., 2013/243 K. sayılı ilamın, karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi davalı ..... Petrol Ürünleri Oto. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulu"nca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında bazı üyeler tarafından davacı tarafından dayanılan 20.12.2005 tarihli ibraname ve makbuzların, davalı .... Petrol Ürünleri Oto. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından dosyaya sunulan 19.10.2005 tarihli çek tevdi bordrosundan sonra düzenlendikleri, dolayısı ile çeklerin hamil olan davalıya verilmesinden sonra lehtara yapılan ödemelerin, hamile karşı ileri sürülemeyeceğinden imza incelemesine gerek bulunmadığı ve TTK.nun 589.maddesindeki imzaların istiklali prensibi gereğince de ciro silsilesindeki kopukluğu karar düzeltmeye gelen hamile karşı keşidecinin ileri süremeyeceği gerekçeleri ile hükmün değişik gerekçe ile onanması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş kurul çoğunluğu tarafından kabul edilmemiştir.
Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440.maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 4/b-1 maddeleri gereğince takdiren (218) TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca 50,45 TL karar düzeltme harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına; 06.11.2013 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Dava ve birleşen dava, takibe konu çekler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti davası olup, asıl dava hamil D. Petrol... Ltd. Şti"ne karşı, birleşen dava çeklerin lehdarı K. Petrol... Ltd. Şti"ne karşı açılmış olup, davacı keşideci, çek bedellerinin lehdar ve çeklerde ilk ciranta görünen Kafkas...Ltd. Şti"ne ödendiğini, çekleri Kafkas Ltd. Şti"ne 01.11.2005 tarihinde teslim ettiklerini, Kafkas....Şti"ni temsilen ciro imzası olan şahsın M. Y. olup, o tarihte M.Y."in Kafkas Şti"nin ortaklık ve müdürlüğünden ayrılması nedeniyle Doğu...Ltd. Şti"nin yetkili hamil olamayacağını ve çeklerin 20.12.2005 tarihinde lehdar Kafkas Ltd. Şti."ne ödendiğini, çeklerin keşidecinin zararına olarak Doğu....Ltd. Şti."nce devralındığını ileri sürmüştür. Böylece 6762s. TTK"nın 598 ve 599. maddelerine dayanılarak menfi tespit davası açıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemenin davaların reddine dair kararını davacının temyiz etmesi üzerine Yüksek Özel Daire kararı davacı lehine bozmuştur. Karar düzeltme talebinde bulunan, asıl davanın davalısı, çeklerin hamili olan Doğu....Ltd. Şti."dir. İcra Mahkemesi"nin dar yetkili olduğu ve mahkemece de yeniden imza incelemesi yapılabileceği hususu doğru ise de, hamile karşı açılan asıl dava bakımından yerel mahkeme kararının sonucu itibariyle doğru olduğu ve bu sebeple HMK"nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK"nın 437/son maddesi uyarınca gerekçesinin düzeltilerek onanması gerektiği düşüncesindeyim. Çünkü, davalı hamil Doğu.....Ltd. Şti. tarafından dava konusu çekler İş Bankası Kartal Şubesi"ne 19.10.2005 tarihli çek tevdi bordrosuyla kredi ilişkisi nedeniyle tevdi edilmiştir. Bu tarih, davacının çekleri lehtara ödediğini iddia ettiği 20.12.2005 tarihinden önceki bir tarih olduğu gibi, davacının çekleri diğer dosyada davalı Lehdar Kafkas Ltd. Şti"ne teslim ettiğini iddia ettiği 01.11.2005 tarihinden de önceki bir tarihtir. TTK"nun 599 maddesi uyarınca ödeme def"i dahil keşidecinin lehdara karşı ile sürebileceği defiler kötüniyetli hamile karşı da ileri sürülebilir ise de, hamilin çekleri devraldığı tarihte, ödeme olgusunu bilerek kötüniyetle devralmış olması, hamilin çekleri aldığı tarihe göre kötüniyetin değerlendirilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta davacının iddia ettiği ödeme, davalı Doğu....Ltd. Şti"nin çeklerin hamili olmasından sonradır. Hamile yapılan cirodan sonra lehdara yapılan ödeme, çeklerin devri anında söz konusu olmadığı için, hamile karşı ileri sürülemez. Bu nedenle ödeme belgeleri ve teslim tutanağındaki imzaların Kafkas.......Ltd. Şti. yetkilisine ait olup olmadığının araştırılması karar düzeltme talebinde bulunan davalı Doğu.....Ltd. Şti. yönünden sonucu etkileyecek bir araştırma değildir. Çekleri lehdara teslim ettiğine dair 01.11.2005 tarihli protokol düzenlenmesi ve davacının dava dilekçesinin "B" bendinde, çek arkasındaki Kafkas.....Ltd. Şti. cirosunun 01.11.2005"ten sonra yapılmış olduğunu iddia etmesi, çeklerin o tarihlerden daha önce hamil Doğu.....Ltd. Şti. tarafından bankaya tevdi edilmiş olması karşısında gerçekle bağdaşmamakta, tanık beyanlarında da davacının çek bedellerini ödediğinde çekleri istediği ancak çeklerin kredi ilişkisi nedeniyle bankada olduğu için geri verilmediği beyan edilmektedir. Davacı vekili de temyiz dilekçesinde çeklerin istendiğinde bankada olduğundan kendilerine verilemediğini doğrulamaktadır. Davacının, Kafkas Ltd. Şti."nin müdürlük yetkisi bittiği halde ciro eden M. Y."den alarak hamil olan şirketin ciro eden yetkilisinin de aynı kişi olduğundan hamilin muntazam ciro silsilesine göre almadığı ve meşru hamil olmadığı iddiasını dayandırdığı olgu, Kafkas Ltd. Şti"nin cirosunun 01.11.2005"den sonra yapıldığı o tarihte ise ciroyu yapan M.Y."in lehdar Kafkas Ltd. Şti."nin müdür olmadığı olgusudur. Bu iddia ise yukarıda anlatıldığı şekilde hamilin 19.10.2005"de çekleri banka"ya tevdi etmesi karşısında somut gerçekle uyuşmadığından TTK 598. maddeye dayalı iddia da yerinde olmayıp davalı Doğu.....Ltd. Şti. vekilinin asıl davaya yönelik karar düzeltme itirazının kabulü ile asıl davaya ilişkin hükmün belirtilen gerekçelerle gerekçesi düzeltilmek suretiyle onanması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun kararına karşıyım.