Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15074
Karar No: 2017/5306
Karar Tarihi: 20.06.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/15074 Esas 2017/5306 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tarafların müştereken ve iştirak halinde malik oldukları 14 taşınmazın ortaklığının aynen taksim, olmadığı taktirde satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir. Davalılar, dava konusu taşınmazların babalarından kaldığını ve kendi aralarında paylaşmak istediklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkeme, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar vermiştir. Ancak davalı ...'ın temyiz itirazları yerinde görülmemiş, diğer davalının temyiz itirazları ise kabul edilmiştir. Solmazgül, Türk Medeni Kanunu'nun 821, 825, 826/1, 827/1, 828, 829/1, 830/1, 831 maddeleri ile Türk Borçlar Kanunu'nun 30, 31, 32 maddelerine işaret etmektedir.
14. Hukuk Dairesi         2015/15074 E.  ,  2017/5306 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.07.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, tarafların müştereken ve iştirak halinde malik oldukları 14 adet taşınmaz üzerindeki ortaklığın aynen taksim, olmadığı taktirde satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
    Davalı ..., dava konusu taşınmazların babalarından kaldığını ve kendi aralarında paylaşmak istediklerini belirterek süre talebinde bulunmuş; davalılar ... ve ..., dava konusu taşınmazlarla ilgili mirasçılar arasında otuz yıl önce rızai taksim yapıldığını, herkesin kendi yerini kullandığını ancak aralarında yazılı bir taksim sözleşmesi bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
    1- Mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle satış bedeli üzerinden binde 11,38 oranındaki harcın paydaşlardan tapu kaydındaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında tahsil edileceğinin anlaşılmasına göre davalının 265 ada 4, 5, 6, 7, 9 ve 10 parsel, 576, 818, 905, 1088, 1095, 1612 ve 10486 ada 47 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Davalının 2310 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği yüzdelik (%...) oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesi de bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    Somut olaya gelince, davalı ..., dava konusu 2310 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin kendisine ait olduğunu ancak bilirkişi raporu kendisine tebliğ edilmediği için itiraz hakkını kullanamadığını ileri sürerek muhdesat iddiasında bulunmuştur.
    Bu durumda mahkemece, muhdesatın adı geçen davalıya ait olduğu hususunda tarafların ittifak edip etmedikleri üzerinde durularak ittifak etmiyorlarsa bu konuda muhdesat iddiasında bulunan davalıya dava açmak üzere süre verilmesi ve dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, daha sonra gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak dava konusu 2310 parsel sayılı taşınmazın tespit edilen toplam değerinin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenmesi ve anılan parselin satış bedelinin bu oran uyarınca paydaşlara dağıtılması gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) No.lu bentte açıklanan açıklanan nedenlerle davalı ..."in dava konusu 265 ada 4, 5, 6, 7, 9 ve 10 parsel, 576, 818, 905, 1088, 1095, 1612 ve 10486 ada 47 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın % 011,38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 27.70 TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edene yükletilmesine; (2) No.lu bentte açıklanan nedenlerle davalının 2310 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi