16. Hukuk Dairesi 2016/2360 E. , 2018/6651 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucu ... İlçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 125 ada 121 parsel sayılı 36.004,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında tapu iptali ve adına tescili, olmadığı taktirde tapu kaydına göre mirasçılar adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtlarının ... sırasında davacının murisi adına tespit edildiği, davaya konu edilen yerin toprak tevziinin 1964 tarihli belirtme krokisinde ... ve .... Köyü arasında ihtilaflı yer olarak belirtildiği ve belirtilen bu alan içerisinde hem davacı ve hem de davalının hak iddia ettiği kısımda tarla olarak belirtmesinin yapılmadığı, davacı tarafça her ne kadar dayanak tapu kaydının yanlış taşınmaza uygulandığı ileri sürülmüş ise de, tapunun miktar itibariyle çekişmeli taşınmaza uymadığı, taşınmazın bitişiğinde davacı adına tapuda kayıtlı olan 129/1 parsel sayılı taşınmazın ise dava konusu yeri kapsamadığı ve önceki kaydına uygun olduğunun anlaşıldığı, mahalli bilirkişilerce; dava konusu yerin dedesinden beri davacıya ait olduğu yönünde beyanları var ise de, beyanların toprak tevzi paftası ve tapu kaydı ile örtüşmediği, davacının tapu kaydına dayanması nedeniyle bilirkişi ve tanık anlatımlarına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Davacı ..., babası ve amcası adına tapuda kayıtlı bulunan 18.05.1964 tarih ve 22 sıra nolu tapu kaydının çekişmeli taşınmaza ait olduğunu, ancak ... sırasında yanlışlıkla dava dışı 129 ada 1 parsele revizyon gördüğünü, taşınmazın taksim sonucu kendisine isabet ettiğini ve uzun yıllar zilyet olduğunu, taşınmazın 18.000,00 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde dayanak tapu kaydında yer alan mirasçılar adına tescili istemiyle dava açmıştır. Ne var ki, mahkemece, davacının tutunduğu tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile dava konusu taşınmaza komşu parsellerin ... tutanak ve varsa dayanakları eksiksiz olarak getirtilmemiş ve tapu kaydı yöntemince mahallinde uygulanmadığı gibi tapu kaydı ... sırasında dava dışı 121 ada 59 parsel sayılı taşınmaza revizyon gördüğü halde kaydın dava konusu taşınmaza mı yoksa revizyon gördüğü 121 ada 59 parsel sayılı taşınmaza mı uyduğu net olarak belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının ilk tesisinden itibaren tüm tedavüllerinin ve varsa haritasının, çekişmeli taşınmaza ve davacının dayandığı tapu kaydının revizyon gördüğü 121 ada 59 parsel sayılı taşınmaza komşu taşınmazlara ait ... tespit tutanaklarının onaylı suretleri ile varsa dayanağı olan kayıtlar ve ... sonucu oluşan tapu kayıtları getirtilerek dosya ikmal edilmeli, bundan sonra mahallinde üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve fen bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte davacının dayandığı tapu kaydı yöntemince uygulanmalı, kaydın oluşumuna esas harita bulunması halinde tapu kaydının haritası ile ... paftasının ölçekleri çakıştırılmak suretiyle uygulanıp kapsamı öncelikle 3402 sayılı ... Yasası"nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmeli; tapu kaydının uygulama kabiliyetinin olmaması ya da haritasının bulunmaması durumunda ise tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlarının bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği sınırların tespiti için davacı tarafa tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar haritasında işaretlettirilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, çekişmeli taşınmaz davacı tarafın tutunduğu tapu kaydı kapsamında kalıyor ise kayıt malikleri arasında yöntemine uygun bir taksim yapılıp yapılmadığı, davacıya kalıp kalmadığı kesin olarak belirlenmeli; tapu kayıt kapsamında kalmıyor ise yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, halen kimin zilyetliğinde olup, nasıl tasarruf edildiği maddi olaylara dayalı olarak sorulmak suretiyle belirlenmeli, bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki olduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 14.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.