6. Ceza Dairesi 2016/5390 E. , 2016/7122 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Oluş ve dosya içeriğine göre; katılan ...’ın olaydan hemen sonra soruşturma aşamasındaki beyanında “sanığın, arkadaşı... ile kendisinin yanına gelerek 18 yaşlarında birisinin kız kardeşine laf attığını söylediğini, sanığa kız kardeşine laf atanların kendilerinin olmadığını, zaten 13 yaşında olduklarını söylemeleri üzerine, sanığın son arananlara bakacağım diyerek...’in telefonunu alarak baktıktan sonra...’e telefonunu geri verdiğini, daha sonra kendisinin telefonunu istemesi üzerine telefonun kendisinin olmadığını söylediğini, ancak sanığın kendisini dinlemeyerek zorla elinden telefonunu aldığını, telefona bakar gibi yaparak oradan kaçıp uzaklaştığını” ifade ettiği, mahkeme aşamasında “olay günü arkadaşı... ile birlikte parkta iken sanığın yanlarına gelerek kız kardeşine laf attıklarını, telefonla rahatsız ettiklerini söyleyerek elindeki telefonun çağrılarını gösterdiğini, bunun üzerine sanığa kendilerinin aramadığını söyleyerek telefonlarını gösterdiklerini, sanığın elindeki telefonu alarak beklemelerini, kız kardeşini çağıracağını söyleyerek uzaklaşıp gittiğini, sanığın “kız kardeşime laf atmışlar abim var bekleyin döver” diyerek elindeki telefonunu aldığını, sonrada bekleyin diyerek uzaklaşıp gittiğini, sanıktan korktuğu için telefonunu almasına karşı bir şey diyemediğini" söylediği,
Katılan ...’ın beyanında “oğlu ...’nin kendisini başka bir numaradan arayarak sanığın yanlarına gelerek telefonu istediğini, telefonu alarak oradan uzaklaştığını söylediğini, olayı görmediğini, çocuğunun anlatması ile öğrendiğini,” ifade ettiği,
Tanık ...’ın soruşturma aşamasında “sanığın, arkadaşı... ile kendisinin yanına gelerek 18 yaşlarında birilerinin kız kardeşine laf attığını, o şahsı aradığını söylemesi üzerine sanığa, kendilerinin laf atmadığını, zaten 13 yaşında olduklarını söylediklerini, sanığın bunun üzerine telefonunu istediğini, son arananları kontrol edeceğini söylediğini, telefonunu alarak inceleyip geri verdiğini, daha sonra...’nin cep telefonunu alarak bir süre inceledikten sonra çevrelerinde dolaştığını ve daha sonra uzaklaşarak kaçıp gittiğini,” söylediği, mahkeme aşamasında “olay günü... ile birlikte parkta iken sanığın parka gelerek kendilerini yanına çağırdığını, abisinin kızına internetten birilerinin söz attığını söyleyerek telefonlarınızı çıkarın dediğini, bunun üzerine telefonlarını çıkartıp ellerinde tutarak sanığa yapmadıklarını söyleyerek gösterdiklerini, sanığın kendisinin telefonunu alıp bakarak geri verdiğini, ardından...’nin telefonunu tekrar istediğini ve elinden telefonu alarak beklemelerini söylediğini, bizde gelelim dediklerinde bu sefer abisinin beklediğini dövebileceğini ve beklemelerini söylediğini, sanığın tavırları nedeni ile telefonu geri istemeleri halinde döveceğini düşündükleri için korktuklarından telefonu geri isteyemediklerini,” ifade ettiği,
Sanığın tüm aşamalarda suçlamayı kabul etmeyerek suç tarihinde suç yerinde bulunmadığını savunduğu,
Dosya içerisindeki TİB kayıtlarına göre suça konu telefonun 05.08.2015 tarihinden itibaren ... adına kayıtlı hatla kullanıldığı anlaşılmıştır.
1-Katılan ... ve olay anında yanında bulunan arkadaşı tanık ...’ın aşamalarda değişerek gelişen iddia ve beyanları ile olayı oğlu ...’ın anlatımı ile öğrenen ve bu bağlamda şikayet hakkını kullanan katılan ...’ın açıklamaları arasında oluşan açık aykırılıkların öncelikle giderilip; sonucuna göre sanığın sarf ettiği sözcükler ve/veya hareketler, mevcut fiziki koşullarda gözetilip yağma suçunda aranan nicelik, nitelik ve şiddet boyutuna ulaşıp ulaşmadığının takdiri gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma ile yetinip yargılamaya devamla yazılı gerekçeyle yağma suçundan hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
18.05.2002 doğumlu olup suç tarihinde 13 yaşında olan mağdur ...’nin, beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olduğuna dair delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde gösterilmeden, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 149/1-e maddesi ile uygulama yapılması,
3-Sanık ..."ın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a, b, c, d, e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 06.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.