16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3600 Karar No: 2018/1333 Karar Tarihi: 17.04.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3600 Esas 2018/1333 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan TCK'nin 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkum edildi. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi ve gereği düşünüldü. Sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının tespiti eksik araştırma ile yapıldığından, hüküm CMK'nın 302/2 maddesi uyarınca bozuldu. Ayrıca sanık etkin pişmanlık talebinde bulunarak TCK'nın 221. maddesi uygulanmasını istedi. Bu maddenin uygulanıp uygulanmayacağı ise değerlendirilmeye devam edecek. Kanun maddeleri: TCK'nin 314/2, 53, 58/9, 63 ve 221, 3713 sayılı Kanunun 5/1.
16. Ceza Dairesi 2017/3600 E. , 2018/1333 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 3/1 maddesi yollamasıyla TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf talebinin esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Hükmolunan cezanın süresine göre sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299. maddesi gereğince reddine, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya gönderildiği anlaşılan; sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren “Tespit ve Değerlendirme Tutanağı”, “Bylock analiz raporu”, “bylock baz analiz tutanağı”, ile sanığın eşi tarafından kullanıldığının değerlendirildiğinin belirtildiği “107141” id numarasına ilişkin olarak düzenlenen “Bylock analiz raporu” ve “Tespit ve Değerlendirme Tutanağı”nın CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyeceklerinin sorulması ile tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Sanığın temyiz aşamasında dosyaya gönderdiği 22.02.2018 ceza infaz kurumu havale tarihli dilekçesi ile etkin pişmanlık talebinde bulunarak TCK’nın 221. maddesinin uygulanması istemine ilişkin sanığın beyanının alınarak koşulları oluştuğu halde TCK’nın 221. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması koşulları yok ise pişmanlığın TCK’nın 62. maddesi kapsamında değerlendirilip yeniden hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması, 3-Kabul ve uygulamaya göre ise; Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süreler, mevcut delil durumu ve suç vasfı da dikkate alınarak tutukluluk halinin devamına, 17.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.