Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - tehdit - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/4157 Esas 2019/4481 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, tehdit
HÜKÜM : Beraat (her suç yönünden)

Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık ve tehdit ve şantaj suçlarından sanık hakkında verilen beraat hükümleri sübut yönünden katılan vekili, sanık müdafi yönünden vekalet ücreti ile sınırlı olarak temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık ile müştekinin komşu oldukları, müştekinin icrada bulunan bir gayri menkulü için harç parası gerekmesi nedeni ile sanık ile birilkte tanık ..."ya müracaat ederek 18.000TL para aldıkları ve aldıkları bu para için 30/04/2009 tanzim ve 22/06/2009 vade tarihli 18.000TL"lik müştekinin borçlu, sanığın da kefil sıfatı ile imzasının bulunduğu bonoyu lehtar hanesi boş olarak imzalayıp tanığa verdikleri, bononun gününde ödenmemesi üzerine tanığın alacağını sanıktan talep ettiği, sanığın da bu parayı tanığa ödeyerek bonoyu aldığı, bir süre sonra sanığın almış olduğu gerçek bonoları kendinde tutup bu borç nedeni ile kendisine ödeme yapan müştekiye gerçek bono yerine sahtesini verip gerçeğinin lehtar hanesini oğlu ... Çiftçi adına icraya koyarak ... 14. İcra Müdürlüğünün 2009/7611 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçtiği, sanığın bunun dışında katılana "Kızını verirsen senedi vereceğim" diyerek şantaj yaptığı, "Siz görürsünüz sizin elinizden herşeyinizi alacağım" diyerek tehdit ettiği iddia olunan olayda;
1- Tehdit ve şantaj suçları bakımından yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın katılanı tehdit ettiği yönünde katılanın soyut iddiası dışında sanığın cezalandırılmasına yeter delil bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmamıştır.
07.12.2010 tarihli iddianamede sanığın katılana iddianamedeki nitelendirmeye göre "Kızını verirsen senedi vereceğim" dediği iddiası ile şantaj suçundan da dava açılmasına karşın şantaj suçu yönünde bir hüküm kurulmamış olduğu anlaşılmakla, zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulabileceği gözetilerek bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilin temyiz itirazlarının reddiyle, sanığın beraatine ilişkin hükümlerin ONANMASINA,

2- Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Katılanın, sanığa olan 18.000 TL borcu peyderpey öderken icra takibi ile muhattap olması nedeni ile tanık ... Atıkel ile birlikte sanığın yanına gittikleri ve kalan borcu ödeyerek sanıktan davaya konu olan ve sahte olduğunu eve gelince icra takibi sırasında gönderilen gerçek senet fotokopisine bakınca anladığı senedi aldığı yönünde tanık ... ile örtüşür beyanları, sanığın oğlu olup sahte senet üzerinde alacaklı olarak görünen Necmettin Çiftçi ile ... Çiftçi’nin babaları olan sanığın katılandan bir alacağının olmadığı yönündeki beyanları ile katılanın 17.06.2009 tarihli icra takibinden sonra 17.08.2009 havale tarihli Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan şikayet dilekçesi dikkate alındığında, sanığın katılana gerçek senedi vermeyerek sahte senet verip gerçek senedi icra takibine koyduğu bu kapsamda üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği sabit olmasına karşın sanığın mahkumiyetleri yerine beraatine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin vekalet ücreti ile sınırlı olarak katılanın ise sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.