18. Ceza Dairesi 2016/1456 E. , 2018/168 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Olay günü sanığın, polis memurlarına söylediği kabul edilen "siz kim oluyorsunuz" şeklinde ve kaba ifade niteliğindeki sözlerin, mağdurların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Sanığın, müşteki polis memurlarına "siz kim oluyorsunuz,sizin savcınız kim oluyor,çağırın savcınızı buraya gelsin,alkol almak suç mu,siz duran araca nasıl işlem yapacaksınız,hadi yapın da göreyim,yalan mı yok bende yalan çok,avukat çağırırım parası ile değil mi, sizi yakarım" demesi şeklinde gerçekleşen somut olayda, müştekilerin beyanı ve olay tutanağı içeriği de incelenip, anılan sözlerinin tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde, tehdit niteliğinde olmayıp şikayet hakkının kullanılması niteliğinde kaldığı ve dolayısıyla görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturmadığının gözetilmemesi,
3- Kabule göre de,
a-Hakaret suçunda hesap hatası yapılarak 1 yıl 2 ay 17 gün yerine 14 ay 17 gün hapis cezasına hükmedilmesi,
b-Sanığın tekerrüre esas alınan, adli sicil kaydındaki ilama konu TCK"nın 106/1-1. cümlesinde tanımı yapılan tehdit suçunun, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre sonucuna göre TCK"nın 58, maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı, hakaret suçunda seçenek yaptırımlardan hapis cezasının tercih edilip edilmeyeceği hususlarının değerlendirmesi gerektiği zorunluluğu,
c-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hüküm, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/01/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.