11. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/12300 Karar No: 2017/264 Karar Tarihi: 16.01.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12300 Esas 2017/264 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2015/12300 E. , 2017/264 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21/05/2015 tarih ve 2013/754-2015/396 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; müvekkili şirketin "..." ibareli çok sayıda tanınmış markasının bulunduğunu, davalının müvekkili markalarıyla karıştırılma ihtimali bulunan ve onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayacak şekilde 2010/29212 numaralı "..." ibareli markayı tescil ettirdiğini, davalı markasının müvekkili markaları ile işitsel ve görsel olarak benzer olduğunu ve davalı markasının müvekkili markalarının tanınmışlığı nedeniyle müvekkili markaları ile ilişkilendirilme ihtimalinin bulunduğunu, ayrıca müvekkilinin ticaret unvanında da "..." ibaresinin yer aldığını ileri sürerek davalı adına tescilli "..." markasının hükümsüz kılınmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; taraf markalarının benzer olmadığını, müvekkili markasının kapsamının gıda ürünlerine ilişkin olduğunu ve davacı markalarının kapsamının ise halılara ilişkin olduğu için markalar arasında karıştırılma veya tanınmışlık nedeniyle ilişkilendirilme ihtimallerinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalıya ait 2010/29212 sayılı "..." ibareli markanın hükümsüz kılınmasını gerektirir nitelikte şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 03,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 16.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.