Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/22-207
Karar No: 2013/1501

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/22-207 Esas 2013/1501 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/22-207 E.  ,  2013/1501 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 03/10/2012
    NUMARASI : 2012/525-2012/903

    Taraflar arasındaki "fazla çalışma ücreti alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kdz. Ereğlisi 1. İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 15.02.2012 gün ve 2011/806 E., 2012/214 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 22. Hukuk Dairesi"nin 07.06.2012 gün ve 2012/6852-12757 sayılı ilamı ile;
    (…Davacı vekili, müvekkilinin uzun süre işveren nezdinde çalıştığını, 30.06.2011 tarihinde iş sözleşmesine son verildiğini, çalıştığı döneme ilişkin fazla mesai alacaklarının ödenmediğini belirterek ödenmeyen fazla mesai alacağının ek davadaki miktarlarla birlikte en yüksek mevduat faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının fazla çalışma ücreti alacağının bulunmadığını, fazla mesai yapılmasının yetkili makamdan önceden onay alınmasına bağlı olduğunu, davacının bu durumu bilmesine rağmen fazla çalışma yaptığını iddia ederek alacak talebinde bulunmasının hukuka aykırı olduğunu ayrıca davacının talebinin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davalı işverenin çıkardığı yönetmeliklerle işyerinde yapılacak fazla mesaiye dair düzenlemeler yaparak fazla mesai yapılmasını işveren veya yetki verdiği kişinin ön tasvibine bağladığı, daha önce aynı taleplerle açılan davada dinlenen tanık beyanlarına göre uygulamada sözlü olarak fazla çalışma yapılması istendiği, iş müfettişi raporunda şirket politikası gereği A grubu çalışanlara fazla çalışma ücreti ödenmediğinin tespit edildiği, bir işçinin karşılığını almadan ve işveren istemeden mesai saatleri dışında işyerinde kalması, hafta tatillerinde ve bayram tatillerinde işyerine gelmesi hayatın normal akışına uygun bir davranış olmadığı, toplanan delillere göre davacının fiilen fazla mesai yaptığının işveren belgeleriyle kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Kural olarak fazla mesai iddialarında fazla mesai yapıldığının işçinin, ücretin ödendiğini ise işverenin kanıtlaması gerekir.
    Somut olayda davacının fazla mesai yaptığı elektronik kayıtlarla sabit addedilmiş ve 9. Hukuk Dairesinin incelemesinden geçen davalar da emsal gösterilerek kabul edilmiş ise de, davalı işveren öncelikle fazla mesai hakkında işyeri personel yönetmeliğinde öngörülen prosedüre uyulmadığını ve ayrıca elektronik kayıtların da gerçeği yansıtmadığını ileri sürmüştür.
    Dosyada mevcut Personel Yönetmeliğinin 5.02 maddesinde fazla mesailer hakkında "Çalışmanın normal mesai saatleri bittikten sonra veya tatil günlerinde devam etmesini gerektiren hallerde ilgili mevzuatın tespit etmiş olduğu sınır ve şartlara içinde fazla mesai yapılır. Fazla mesai yapılması yetkili makamdan önceden onay alınmasına bağlıdır." şeklinde düzenleme yapıldığı görülmüştür. Personel Yönetmeliğindeki bu düzenlemeye uyulmadan fazla mesai yapılmasının sebebi açıklığa kavuşturulmadığı gibi elektronik giriş-çıkış kayıtlarının fiili durumla örtüşüp örtüşmediği saptanmamıştır. İşyerine giriş yapıldıktan ne kadar sonra işbaşı yapıldığının, işten çıkışta işyerinin hemen terk edilip edilmediği, edilmemişse hangi sebeple terk edilmediğinin belirlenmesi, Personel Yönetmeliğinde fazla mesai hakkında öngörülmüş olan prosedüre uyulup uyulmamasının zorunlu olup olmadığı, uyulmadan fazla mesai yapılmasının mümkün olup olmadığı hususlarında taraflara tanık delili bildirmeleri için imkan tanınmalı, gösterilecek tanıkların bilgisine başvurulmalı, davacının elektronik kayıtlarda belirtilen çıkış saatine kadar gerçekten fazla mesai oluşturacak biçimde çalışıp çalışmadığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, daha sonra işyerinde iş müfettişi tarafından yapılmış soruşturmaya ait rapor ve dayanağı belgelerde getirtilmeli, olay tüm yönleriyle aydınlatılmalı ve bundan sonra tüm deliller yeniden değerlendirmeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir…)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    TEMYİZ EDEN : Davalı vekili
    HUKUK GENEL KURULU KARARI
    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen “Geçici 3. madde” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı H.U.M.K. nun 2494 sayılı Yasa ile değişik 438/II. fıkrası hükmü gereğince duruşma isteğinin reddine karar verilip dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, fazla çalışma ücretinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davacının uzun süre işveren nezdinde çalıştığını, 30.06.2011 tarihinde iş sözleşmesine son verildiğini, çalıştığı döneme ilişkin fazla mesai alacaklarının ödenmediğini bildirerek ek davasındaki miktarlarla birlikte 29.512,00 TL fazla mesai alacağının en yüksek mevduat faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının fazla çalışma ücreti alacağının bulunmadığını, fazla çalışma yapılmasının yetkili makamdan önceden onay alınmasına bağlı olduğunu, davacının bu durumu bilmesine rağmen fazla çalışma yaptığını iddia ederek alacak talebinde bulunmasının hukuka aykırı olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Yerel Mahkemece, davacının fiilen fazla mesai yaptığının işveren belgeleriyle kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Özel Daire tarafından yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmuştur.
    Yerel Mahkemece, önceki gerekçelerle ve davalı tarafça sunulan ve dayanılan yazılı kayıtlar varken bu kayıtlara karşı tanık dinlenemeyeceği, davada resen araştırma ilkesinin de geçerli olmadığı, basit yargılama usulüne tabi olan davada tarafların tüm delillerini yasal süre içerisinde sundukları, taraflara resen yeni delil sunmak ve tanık bildirmek için süre verilemeyeceği, davacının tespit edilen sürelerde fazla mesai yaptığının dosya kapsamından sabit olduğu, fazla mesai yapmasına rağmen sırf yetkili makamdan önceden onay alınmadığı için Personel Yönetmeliğinin 5.02 maddesine uygun davranılmadığı gerekçesiyle fiilen yapılan fazla mesailerin dikkate alınmamasının doğru olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair ilk hükümde direnilmiştir.
    Direnme hükmü, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Açıklanan maddi olgu, bozma ve direnme kararlarının kapsamları itibariyle Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; fazla çalışma olgusunun tespiti yönünden, iş yeri elektronik giriş çıkış kayıtlarının yeterli olup olmadığı, söz konusu kayıtların fiili durum ile örtüşüp örtüşmediğinin araştırılmasına gerek olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Konuya ilişkin yasal düzenlemeler 4857 sayılı İş Kanununun 41 ve devamı maddelerinde yer almaktadır. Anılan düzenlemelere aykırılık, bir diğer ifade ile sınırlamalara rağmen işçinin daha fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla çalışma ücretinin de ödenmesi gerekmektedir.
    Fazla çalışmayı ispat yükü, fazla çalışma yaptığını iddia eden işçiye ait olup, fazla çalışma yapıldığı yazılı delil, ya da tanıkla ispatlanabilir.
    Bu kapsamda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, ücret bordroları delil niteliğindedir. Fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda, tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerektiği açıktır. Hukuk Genel Kurulu’nun 04.05.2011 gün : 2011/9-193 E. : 2011/269 K. sayılı kararlarında da aynı ilkeler benimsenmiştir.
    Somut olay açıklanan ilkeler çerçevesinde ele alındığında:
    Dosya içerisinde bulunan, davalıya ait işyerine ait elektronik kartlarda yer alan giriş çıkış kayıtlarından ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişi tarafından düzenlenen rapordan, 2006-2011 yılları arasında fazla çalışma yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında bir kısım üyeler, işyerine giriş çıkış yapıldığını gösteren elektronik kart kayıtları ile yetinilmeyip, elektronik kayıtların fiili duruma uygun olup olmadığı konusunda araştırma yapılması gerektiği görüşünü ileri sürmüş iseler de, Kurul çoğunluğu tarafından bu görüş benimsenmemiştir.
    Bu durumda, işyeri giriş çıkış kayıtları ile davacının fazla çalışma iddiasının doğrulanmış olması ve özellikle davalı tarafça, yetkili makamdan önceden onay alınmadığı için Personel Yönetmeliğinin 5.02 maddesine uygun davranılmadığı iddiası dışında savunmasını ısbata elverişli başkaca delil sunulmamış olmasına göre davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından elektronik kayıtların fiili duruma uygun olup olmadığı konusunda araştırma yapılması gerektiğine işaret eden Özel Daire bozma ilamına karşı direnilmesi yerindedir.
    Ne var ki, Yüksek Özel Daire bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazları incelenmediğinden, bu yönde inceleme yapılmak üzere dosyanın Özel Daire’ye gönderilmesi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun bulunduğundan, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 22. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 5521 sayılı Kanunun 8/son maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.10.2013 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğuyla karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi